Saha Raporu
Saha Raporu [3 – 9 Ağustos]
Saha Raporu [3 – 9 Ağustos] İdlib Bölgesi: Geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi Esed rejimi topçu birlikleri İdlib’in batısında yer alan Cisr el Suğur ve çevresi, Gab ovası ve Hama kuzeyine yönelik topçu atışlarına devam etti. Bu hafta Gab ovasına yönelik atışlarda artış gözlemlendi. Gerçekleştirilen topçu saldırılarından sivillerinden de etkilendiği bölgeden aktarılanlar arasında. 4 Ağustos’ta El Kaide ile bağlantılı Hurras ed Din grubu İdlib’in batısı, Hama’da, rejim unsurlarına yönelik operasyon gerçekleştirdiğini ve operasyon neticesinde rejim saflarında ölü ve yaralıların olduğunu belirtti. Örgüt, kendine ait medya organları üzerinden gerçekleştirilen operasyona ait görüntüler de yayımladı.Hurras ed Din grubu, daha önce de bu yönde saldırılar gerçekleştirmiş ve kendi medya organlarına ait kanallardan bu operasyonları haberleştirmişti. Ayrıca bu geçtiğimiz hafta içerisinde Ulusal Özgürleştirme Cephesine katılımlar gerçekleşmişti. Bu katılımlara ek olarak Ensaru’l Hak ve Ebna eş Şeria grupları da Hurras ed Din grubuna katılım sağladı. Bölge kaynakları oldukça küçük toplam hacimlerinin 200 savaşçı dolaylarında olduğunu belirtmekte. Hurras ed Din grubuna daha önce küçük gruplardan katılım gerçekleşmişti. Bu hafta da Suriye’de İdlib üzerinde en çok konuşulan bölgelerin başında yer alıyor. Rejimin muhtemel İdlib operasyonuna karşılık muhalif örgütlenmelerden de açıklamalar geliyor. HTŞ yetkilileri HTŞ’nin silah bırakmasının ve dağıtılmasının İdlib’in rejime altın tepsi de sunulması olarak değerlendirirken, Ulusal Özgürleştirme Cephesi yetkilileri, rejimin İdlib’e yönelik muhtemel saldırılarına karşı hazırlık içerisinde olduklarını belirtti. Türkmen dağı bölgesinde faaliyet gösteren İslam Dağı Taburu, 7 Ağustos’ta rejim mevzilerine yönelik sızma operasyonu gerçekleştirdi. Bu operasyon neticesinde yerel kaynaklar tarafından farklı rakamlar zikredilse rejim saflarında 15 ölü veya yaralının olduğu belirtilmekte. İslam Dağı Taburu, daha öncede bu ve benzeri şekilde operasyonlar gerçekleştirmiş ve genel olarak operasyona ait görüntüler yayımlamıştı. Bu operasyon için ise henüz bir operasyon görüntüsü söz konusu değil. HTŞ’nin askeri ve siyasi mesajlarının yayımlandığı Emced medya bu hafta içerisinde bir video yayımlayarak gruba ait eğitim faaliyetlerini paylaştı. Eski Rus hava indirme birliklerinde yer almış olan kişilerden Malhama Tactical üyelerinin verdiği eğitimlerde görüntülerde yer alıyor. Malhama Tactical grubu, İdlib sahasında HTŞ’ye yakın olsa da diğer gruplara yönelik de eğitim faaliyetlerinde bulunuyor. Son dönemde grubun gerçekleştirdiği birçok eğitim videosu sosyal medya adresleri üzerinden servis edildi. 7 Ağustos’ta HTŞ’ye bağlı birlikler Güneydoğu İdlib’te rejim ile anlaşan muhaliflere ve DAEŞ hücrelerine karşı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında birçok unsur gözaltına alındığı belirtilirken, bir DAEŞ komutanının da öldürüldüğü aktarılanlar arasında. 8 Ağustos’ta ise Ulusal Özgürleştirme Cephesi, Maarat al Numan ve civar köylerinde rejim ile anlaşma yanlısı kişilere yönelik operasyon düzenlediğini bildiren bir açıklama yayımladı. HTŞ ve UÖC’nin düzenlemiş olduğu operasyonlarda toplamda 48 kişinin gözaltına alındığı bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. 8 Ağustos tarihinde HTŞ, 30 uzlaşma yanlısı kişiyi gözaltına aldığını duyurmuştu. Rusya ve İran destekli Esed rejimine karşı muhaliflerin uzlaşma yanlılarına karşı göstermiş olduğu mukavemet olası bir saldırıya karşı muhalif örgütlenmelerin direnme kararlılığını göstermesi bakımından değerli görülebilir. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Bölgesi: Afrin’e bağlı Bülbül beldesi meclis üyesi Kürt kökenli Akash Haji Ahmed, YPG’ye bağlı birlikler tarafından infaz edildi. YPG’ye yakın kaynaklar Haji Ahmed’in öldürülmesine ilişkin görüntüler paylaştı. 7 Ağustos’ta YPG kaynaklarının servis ettikleri görüntülere göre YPG, Afrin’de bir ÖSO mensubunu infaz etti. 8 Ağustos’te yerel kaynakların belirttiğine göre Türk topçuları Şeyh Hadid bölgesinde YPG’ye ait unsurları hedefledi. Suriye’den yayın yapan Step News Agency’e göre Menbiç’in kuzeyi Cerablus’un güneyindeki bir bölgede 4 ÖSO mensubu YPG tarafından öldürüldü. YPG kaynakları konuya ilişkin bir video da yayımladı. Görüntüler 1 kişinin cesedi görünürken 3 kişi ise esir alınmış izlenimi veriyor. 9 Ağustos’ta ise YPG basın ofisi üzerinden yaptığı açıklamada Afrin’de gerçekleştirdikleri operasyonlar neticesinde 6 ÖSO mensubunu öldürdüklerini iddia etti. Açıklamada gerçekleştirilen saldırılara ilişkin detay bilgilerde yer aldı. Menbiç: 9 Ağustos itibariyle TSK ve ABD Menbiç kuzeyinde bağımsız ve koordineli 27. Devriyeyi tamamladıkları bildirildi. YPG’nin desteklediği belirtilen Suriye’nin Geleceği Partisi, Menbiç’te ofis açtığı belirtildi. Açılış merasimine ilişkin görüntüler servis edildi. Suriye’nin Geleceği Partisi hakkında ayrıntılı bilgi için; http://www.suriyegundemi.com/2018/04/02/suriyenin-gelecegi-partisi/ Deyr ez-Zor: 4 Ağustos’ta SDG’nin resmi organları, Irak ve Suriye sınırında güvenliğin tamamen sağlandığını belirttiler. PKK/YPG’ye bağlı yayın organı ANF’nin haberine göre YPG unsurları Deyr ez Zor’un doğusunda 3 DAEŞ mensubunu yakaladı. 4 Ağustos’ta PKK/YPG’ye yakın kaynakların servis ettikleri görüntü ve habere göre koalisyon güçleri de DAEŞ’e karşı yürütülen operasyonlarda karada da yer alıyor. 5 Ağustos’ta bir yerel kaynağın haberine göre Esed rejimi destekçisi güçler al Mayadin’deDAEŞ’e ait silah deposu buldu. Deyr ez Zor’daDAEŞ’in kontrolünde bulunan dar bir alana yönelik uluslararası koalisyonun hava saldırıları devam ederken yerel kaynaklar sivillerinde bu saldırılardan etkilendiği belirtiyor. 8 Ağustos’ta yerel kaynakların aktardıklarına göre,Deyr ez Zor’un doğusunda yer alan Hawaj kasabasında 3 YPG unsuru kimliği belirsiz kişilerin saldırısı sonucunda öldürüldü. Yerel kaynakların belirttiğine göre ABD unsurları SDG/YPG’nin kontrol ettiği alanlarda askeri altyapı oluşturmaya devam ediyor. Bu kapsamda Deyr ez Zor’un doğusu al Tabni kentinin kuzeyinde bir askeri tesis kuruluyor. 9 Ağustos’ta bölgeden haber yapan ajansların aktardığına göre DAEŞ, Ebu alKamal kenti yakınlarında rejim unsularına yönelik saldırı başlattı. 9 Ağustos’ta YPG/PKK kaynakları, Deyr ez Zor’un doğusunda DAEŞ’e ait bir silah deposunun ele geçirildiğini görüntülerle birlikte duyurdu. Rakka: YPG/PYD kaynaklarının resmi organlarından yaptıkları açıklamaya göre SDG’ye katılacak 2 takım asker (21’i mayın temizleme, 33’ü de keskin nişancı olmak üzere) Ayn İsa’daki eğitim kampından mezun oldu. Yerel kaynakların aktardığına göre Rakka’nın kuzeyinde Türkiye sınırına yakın Artawaziya köyünde DAEŞ’in saldırısı sonucu 5 YPG mensubu öldü. 8 Ağustos’ta YPG/PKK kaynaklarının aktardıklarına göre Rakka Sivil Konseyi, Rakka’daki eski köprünün restorasyon çalışmalarına başladı. Suveyda: Rusya ve İran destekli Esed rejimi, Dera ve Kuneytra’dan sonra DAEŞ’in alan hakimiyetinde bulunan Suveyda kırsalına yönelik askeri harekata başladı. 4 Ağustos itibariyle topçu ve hava saldırılarının yoğunluk kazandığı bölgede rejim güçleri ilerleme sağladı. Bölge kaynaklarının aktardıklarına göre yaklaşık 200 muhalif de rejimin DAEŞ’e karşı Doğu Suveyda’da gerçekleştirdiği operasyona katılım sağlıyor. Eski muhalif unsurlar daha önce de Yermük Basin bölgesinde rejim ile birlikte DAEŞ’e karşı savaşmışlardı. Suveyda’da gerçekleştirilen operasyona karşı DAEŞ canlı bomba saldırısı gerçekleştirdiği, saldırı sonucunda rejim unsurlarından 4 ölü ve 5 yaralı olduğu aktarılanlar arasında. Rejim unsurları kuşatmaya alınmış Suveyda’daki DAEŞ varlığına karşı 3 cephe açmış durumda. Ve rejim kaynaklarına göre ilerleme sağlanıyor.    
Haftalık DAEŞ Raporu [27 Temmuz – 2 Ağustos]
Haftalık DAEŞ Raporu [27 Temmuz – 2 Ağustos] İdlib Bölgesi: Geçtiğimiz haftalara göre, DAEŞ’in İdlib’teki faaliyetleri oldukça sınırlanmış gözüküyor. Bu kapsamda HTŞ emniyet birimleri ise DAEŞ’e yönelik operasyonlarına devam etmekte. 1 Ağustos’ta HTŞ’ye bağlı İba Haber Ajansının haberine göre, HTŞ emniyet birimi, Güney İdlib kırsalına bağlı Kensufra beldesinde düzenlediği baskın sonucu DAEŞ’in istihbaratçılarından birisini yakaladı. Tutuklama sırasında patlayıcı kemer ve mayınlar ele geçirildi. Dera: Geçtiğimiz hafta itibariyle başlayan rejimin Yermük Basin’deki DAEŞ’e yönelik operasyonu 30 Temmuz itibariyle Ürdün ve Golan bölgesinin birleştiği Mariyah bölgesinin rejimin ele geçirilmesi ile önemli bir aşaması tamamlanmış oldu. Ardından 31 Temmuz tarihinde rejim kaynakları DAEŞ’in kontrolünde bulunan tüm bölgenin rejim unsurlarınca ele geçirildiğini haberini paylaştı. Bu yaşanan savaşa Rastan cebi, Dera ve çevresinde rejim ile anlaşarak Suriye rejiminin birliklerine katılan eski ÖSO mensupları da katılım sağlamıştı. Bu birlikler güneyde DAEŞ ile yaşanan savaşta onlarca DAEŞ mensubunu esir alarak, infaz etti. Geçtiğimiz hafta DAEŞ, Süveyda’da birçok sivil ve rejim unsurunu esir almıştı. Bu esirlere karşılık olarak Yermük Basin bölgesindeki birçok DAEŞ unsurunun Süveyda bölgesine nakledildiği bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. Ayrıca rejime yakın SOHR, 31 Temmuz’da, DAEŞ ile rejim arasındaki 12 günlük savaşta 283 DAEŞ unsurunun öldürüldüğünü iddia etti. Açıklanan bu rakamlar ile DAEŞ’in bölgedeki varlığı arasında oldukça büyük bir fark bulunuyor. Bu manada birçok aktivist bölgedeki DAEŞ unsurlarının nerede olduğu sorusunu sormaya devam ediyor. Bir kısmının rejim ile DAEŞ arasında varılan anlaşma kapsamında Süveyda kırsalına döndükleri varsayılsa dahi yine de oldukça önemli bir sayının varlığının nerede olduğu belli değil. 2 Ağustos tarihinde İsrail kaynaklarının yayımladığı görüntülerde bir grup DAEŞ üyesinin İsrail sınırına yaklaştığı ve bu yönde görüntü alan İsrail hava unsurlarının gruba hava harekatı düzenlediği bildirilmekte. Ardından bölgede yapılan aramalarda intihar yelekleri ve kalaşnikof türü silahların bulunduğu ifade edildi. Bununla birlikte Ürdün kaynaklı haber ajansları, 2 Ağustos tarihinde, Ürdün sınırında Ürdün güvenlik güçlerinin DAEŞ unsurları ile çatışmaya girdiğini yazdı. Ayrıca haberlerde bazı DAEŞ unsurlarının öldürüldüğü bilgisi paylaşıldı. Dera’da DAEŞ ile savaş sona erse de rejim unsurlarının Dera’da kontrolü sağlamak amaçlı faaliyetleri sürmeye devam ediyor. 2 Ağustos tarihinde yerel kaynakların ifadelerine göre en az 30 sivil rejim unsurları tarafından gözaltına alındı. Suveyda: 31 Temmuz tarihinde ise DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Süveyda’da yer alan Khalkhalah hava üssüne saldırı gerçekleştirdiğini ve çok sayıda askeri emtiaya zarar verdiğini iddia etti. DAEŞ’in iddiaları arasında 8 askeri hava aracının imhası da yer alıyor. Ayrıca DAEŞ, 1 Ağustos’ta Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberinde, yaklaşık 45 rejim unsurunu da öldürdüğünü iddia etti. 1 Ağustos’da yerel kaynakların haberine göre de rejime ait hava unsurları ve topçuları Süveyda’nın doğusunda DAEŞ unsurlarını hedefledi. Şam: 31 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Şam’ın doğusunda rejim unsurlarına karşı gerçekleştirdiği pusuda 3 rejim subayını öldürdüğünü iddia etti. Ayrıca DAEŞ’in iddiaları arasında öldürülen subaylardan birinin tuğgeneral rütbesinde olduğu belirtiliyor. Yine habere göre bir de yaralı bulunmakta. Deyr ez-Zor: 27 Temmuz’da yerel kaynakların aktardığına göre, Esed rejiminin topçu atışında DAEŞ’in kontrolündeki Deyr ez Zor’un doğu kırsalında yer alan As Susah’da 2 sivil hayatını kaybetti. 27 Temmuz’da YPG/PYD kaynakları yayımladıkları ile video ile birlikte bir DAEŞ liderinin üzerinde bir miktar ile yakaladıklarını iddia ettiler. 30 Temmuz’da YPG/PYD kaynakları yayımladıkları görüntü ile birlikte Hajin bölgesinden kaçmaya çalışan 2 DAEŞ mensubunu yakaladıklarını iddia etti. 1 Ağustos’ta uluslararası koalisyon DAEŞ’in kontrolünde olan ve Deyr ez Zor’un doğu kırsalında yer alan Bağhuz köyüne birkaç hava saldırısı gerçekleştirdiği bölge kaynakları tarafından bildirildi. 2 Ağustos’ta CENTCOM yaptığı açıklamada SDG’nin Kuzey Cezire’nin tamamen temizlendiğini deklare etmesine yer verdi ve 2. aşamanın tamamlandığını belirtti. Geçtiğimiz hafta itibariyle ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon destekli YPG/PYD güçleri, Irak sınırından DAEŞ’in temizlendiğini deklare etmişti. Ancak bazı bölge kaynakları kısıtlı da olsa DAEŞ’in hala varlığını sürdürdüğünü belirtmekte. Sina (Mısır): DAEŞ’e bağlı olarak faaliyet gösteren Sina Vilayeti, geçtiğimiz haftalara göre eylemleri bu hafta oldukça kısıtlı kaldı. DAEŞ, 1 Ağustos’ta Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Rafah kenti yakınlarında IED saldırısı ile 1 askeri buldozer aracı hedeflediğini iddia etti. Irak: 26 Temmuz’da Amaq Agency’nin servis ettiği habere göre, Ramadi’nin batısında DAEŞ unsurlarının Irak Ordusunu hedeflemesi neticesinde 20 Irak askeri hayatını kaybederken, 7’sinin yaralandığı bildirildi. 27 Temmuz’da DAEŞ’e bağlı Amaq Agency’nin servis ettiği habere göre, DAEŞ unsurları Kerkük’e bağlı Dibs köyünde 3 Irak Federal Polisini öldürdüğü belirtildi. 29 Temmuz’da Amaq Agency’i üzerinden servis edilen görüntülerde Ramadi’nin batısında DAEŞ unsurlarının Humvee aracını IED ile birlikte hedef aldığı görülüyor. 30 Temmuz’da Amaq Agency’nin servis ettiği habere göre, DAEŞ unsurları Kerkük’e bağlı Doğu Havice Umm Kassir köyünde Irak güvenlik güçlerine yönelik gerçekleştirdikleri saldırıda en az 10 Irak unsurunun öldürüldüğü veya yaralandığı bildirildi. 31 Temmuz’da Amaq Agency’nin servis ettiği habere göre, Kerkük’e bağlı Allas Oil Filed’i koruyan Irak güvenlik güçleri ile çıkan çatışmada 3 Irak polisinin öldürüldüğü belirtiliyor. 1 Ağustos’ta DAEŞ’ bağlı Amaq Agency’nin yaptığı habere göre, DAEŞ unsurları Selahaddin vilayeti, Baiji şehrine bağlı al Askeri mahallesinde askeri transport aracını imha ettiklerini iddia ettiler. Haberde ölü veya yaralı bilgisi bulunuyor. 1 Ağustos’ta yerel kaynakların bildirdiğine göre 14 DAEŞ mensubu Doğu Musul’da gözaltına alındı. Ayrıca Irak savunma bakanının 2 Ağustos’ta yaptığı açıklamasına dayandırılan haberde de, 15 DAEŞ mensubu Kerkük’te yakalandığı belirtildi. Somali: DAEŞ, 27 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Somali’nin Bosaso kentinde 1 polisi öldürdüğünü iddia etti. 2 Ağustos’ta DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Lower Shabelle şehrinin Elasha ilçesinde 3 Somali askerine yönelik suikast düzenleyerek öldürdüğünü iddia etti. Örgüt geçtiğimiz haftalarda da benzer saldırılar gerçekleştirmişti. Afganistan: 27 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre Kunar’a bağlı Manuki kentinde Amerikan Ordusuna ajanlık yapan 4 kişiyi öldürdüğünü açıkladı. 28 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre, Nangahar şehrinin Ghani Khayl bölgesinde bir Taliban komutanını suikast düzenleyerek öldürdüğünü iddia etti. 28 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği geniş bir haber metninde Cevzcan şehrinde 25 Taliban üyesi öldürdüğünü veya yaraladığını iddia etti. Cevzcan vilayetinde DAEŞ ile Taliban arasında savaş uzun süredir devam etmekte idi. Ancak 1 Ağustos’ta Taliban sözcüsü yaptığı açıklamada Cevzcan vilayetindeki DAEŞ varlığının tamamen bitirildiği belirtildi. 100’den fazla DAEŞ unsuru Taliban ile savaşta hayatını kaybederken yaklaşık 150 DAEŞ üyesi de Afganistan güvenlik güçlerine teslim oldu. DAEŞ, 28 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Kunar şehrinde en az 10 Afgan Ordusundan askeri öldürdüğünü veya yaraladığını iddia etti. DAEŞ, 29 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden yayımladığı haber ile birlikte Celalabad kentinde BM Mülteci binasına yönelik gerçekleştirilen saldırıyı üstlendi. Ayrıca aynı gün yayımladığı haberde 33 kişiyi öldürdüğünü iddia etti. Ancak yerel haber ajanslarına göre hükümet görevlisi 18 kişi öldü veya yaralandı. Ayrıca DAEŞ, 29 Temmuz’da yayımladığı görüntüler ile birlikte Amerika’ya ajanlık faaliyetinde bulunduğunu iddia ettiği 4 kişinin infaz görüntülerini yayınladı. Söz konusu kişiler turuncu tulum giydirilmişti. DAEŞ, 27 Temmuz’da bu kişileri öldürdüğünü duyurmuştu. Tacikistan: 31 Temmuz tarihinde, DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Tacikistan’da 4 turistin hayatını kaybettiği saldırıyı üstlendi. Ayrıca konu ile ilgili bir video yayımladı. Video 5 DAEŞ üyesi yer almakta ve propaganda konuşması gerçekleştirmekteler. Saldırıya ilişkin bir delil sunulmuş değil. Filipinler: DAEŞ, Amaq Agency üzerinden 31 Temmuz’da servis ettiği haberinde Basilan İsland’a bağlı Lamitan’da bombalı araç saldırısı ile 15 Filipin askerinin öldürüldüğünü iddia etti. Söz konusu saldırıyı Fas asıllı Abu Kathir al-Maghribi’nin gerçekleştirdiğini belirtirken şahsın fotoğrafını yayımladı.    
Saha Raporu [27 Temmuz – 2 Ağustos]
Saha Raporu [27 Temmuz – 2 Ağustos] İdlib Bölgesi: Cephe Tahrir Suriye, 28 Temmuz tarihinde yaptığı açıklamada Batı Halep bölgesinde Esed rejimi için çalışan, suikast ve adam kaçırmalardan sorumlu olduğunu belirttiği bir hücreyi yakaladığını duyurdu. HTŞ ise Esed rejimi için çalışan 3 kişiyi yakaladığını İba Haber ajansı üzerinden servis ettiği görüntülerle birlikte duyurdu. HTŞ emniyet yetkilisi, yakalanan kişilerin ‘’Hama Askeri İstihbarat’’a bağlı olduğunu ve muhalif noktaları Hımeymim üssüne bildirmek ile görevli olduğu bilgisini paylaştı. 28 Temmuz’da İdlib/Maarat al Numan yakınlarındaki bir bölgede – Masaya yolu üzerinde – 3 ÖSO mensubu suikaste uğrayarak hayatını kaybetti. 28 Temmuz’da, rejim ve PKK kaynaklarının ifadelerine göre rejimin İdlib’e yönelik muhtemel operasyon için Suriye rejimi en az 3000 kişilik bir milis grubunu Hama kuzeyine sevk etti. Rejim topçularının Hama kuzeyinde muhalif noktalara yönelik topçu atışları 28 Temmuz tarihi boyunca devam etti. Hedef alınan noktalar arasında Lataminah ve Han Şeyhun kentleri, kırsalları ile birlikte hedefteydi. 28 Temmuz’da Dera’dan tahliye edilen 4. Konvoyda Hama kuzeyinde muhalif noktaya ulaştı. SOHR’un aktardığına göre konvoyda en az 450 sivil ve muhalif yer almaktaydı. Rejim güçleri, Cisr el Suğur’un güneyinde yer alan Zeyzun bölgesini hedef aldı. Cisr el Suğur ve çevresine yönelik rejim saldırıları aralıklarla devam ediyor. 30 Temmuz’da rejimin topçu saldırılarına karşılık, muhalifler Kinsabba bölgesine yönelik topçu saldırısı düzenledi. 30 Temmuz’da yerel kaynakların aktardığına göre rejim güçleri, Batı Halep’de Babis, Beşantar, Hawar ve Başaktin kasabalarındaki muhalif noktaları topçu atışlarıyla vurdu. Bu hafta içerisinde de olduğu gibi rejim topçuları Cisr el Suğur, Batı Halep ve Hama kuzeyini topçu saldırıları ile hedeflemeye devam ediyor. 31 Temmuz’da yerel kaynakların aktardığına Türkiye’ye ait tırlar, TSK’ya ait gözlem noktalarına götürülmek üzere prefabrik konteynerler getirdi. Ayrıca 2 Ağustos’da Morek’teki gözlem noktasına 2.5 metre uzunluğunda beton duvarların yerleştirildiği görüntü ile birlikte yerel kaynaklar tarafından servis edildi. TSK’nın İdlib ve çevresindeki gözlem noktalarını güçlendirme faaliyetlerini sürdürdüğü görülüyor. Bu anlamda TSK’nın kısa vadede İdlib’ten çekilmeyeceği öngörülebilir. 2 Ağustos’ta İdlib merkezde bombalı araç patladığı yerel kaynaklar tarafından bildirildi. Herhangi bir örgüt saldırıyı üstlenmezken 2 kişinin hayatını kaybettiği ve en az 13 kişinin yaralandığı Anadolu Ajansı’nın aktardıkları arasında. Yerel kaynaklar, söz konusu bombalı araç saldırısının Kurtuluş Hükümeti’ni hedef aldığını belirtmekte. 1 Ağustos’ta Suriye’nin kuzeyinde faaliyet gösteren 3 önemli askeri grup, Ulusal Özgürleştirme Cephesi’ne katılarak birleşme kararı aldı. Söz konusu muhalif askeri grupların, “Cephe Tahrir Suriye”, “Ceyşü’l Ahrar’’, ve “Sukuru’ş Şam”oldukları öğrenildi. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Bölgesi: 27 Temmuz’da Suriye Milli Ordusu 2. Kolordu’ya Sultan Murat Tümeni, Afrin’de YPG/PYD hücrelerine yönelik gerçekleştirdikleri operasyondan görüntüler paylaştı. Görüntülerde YPG’ye ait birçok mühimmat ve askeri emtia ele geçirildiği görülürken 2. Kolordu bünyesindeki askerlerin de arazideki görüntüleri yer aldı. Söz konusu görüntüler Sultan Murat Tümeni’nin resmi sosyal medya adresleri üzerinden servis edildi. 29 Temmuz tarihinde YPG kaynakları 26-27 Temmuz tarihleri arasında Türkiye destekli muhaliflerden 11 kişinin Afrin’de öldürüldüğünü iddia etti. Ancak muhaliflerden konuya ilişkin bir doğrulama yapılmadı. Türkiye’nin destekleri ile birlikte Çobanbey – el Bab – Cerablus – Menbiç arasında çevreyolunun iyileştirilmesi çalışmaları başladı. Bununla ilgili olarak Çobanbey çevreyolunun yeni durumunun görüntüleri yayımlandı. TSK, resmi twitter adresi üzerinden yaptığı açıklamada ‘’ Afrin’de son bir hafta içerisinde; AFAD, Kızılay ve Mehmetçik işbirliği ile 15 farklı bölgede yaklaşık 1678 aileye sıcak yemek ve insani yardım malzemesi dağıtılmıştır.’ ’ifadelerinde bulundu. TSK, AFAD, Kızılay ve Türk STK’lar Afrin ve çevresinin kontrol edilmesi ile birlikte sürekli olarak yardım faaliyetlerine devam ediyor. 31 Temmuz’da YPG kaynakları, Afrin’de TSK ve ÖSO operasyonlarında öldürülen 7 YPG militanının görüntülerini yayınlayarak, ölümlerini kabullendi. 31 Temmuz’da PKK ile bağlantılı Ronahi TV, bir video görüntüsü yayımlayarak Afrin’de Türkiye destekli 3 ÖSO mensubunu öldürdüğünü iddia etti. Görüntüler YPG medya ofisine ait olmak ile birlikte, video içerisinde yalnızca 1 kişiye yönelik saldırı gözükmekte. 31 Temmuz’da Çobanbey güvenlik güçleri, Çobanbey’de 1 YPG/PYD milisini patlamaya hazır bir vaziyette bir bombalı araç ile birlikte ele geçirdi. Hafta içerisinde Afrin’in Basute köyünde bir motosikletli saldırı gerçekleşirken, Cerablus’un Keklice köyünde ise bir mayın patladı. Bu patlamalarda herhangi bir can kaybı yaşanmadı. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı bölgeleri genel manada bu tarz saldırılara zaman zaman maruz kalmakta. Ancak geçmişe nazaran bölgede istikrar ve güvenliğin arttığını ifade etmek mümkün. 1 Ağustos’ta White Helmets (Beyaz Baretliler) grubu 150 kişilik gönüllü çalışanı ve 50 araçlık konvoyu ile Afrin’e gelerek kent ve çevresinin enkaz ve molozlardan temizlenmesi çalışmasını başlattı. Menbiç: İran menşeili Tasnim haber ajansı, 1 Ağustos’ta yaptığı haberde rejim güçlerinin Menbiç yakınlarında olduğunu ve ABD destekli YPG/PYD’den şehrin kontrolünü alacaklarını iddia etti. Son aylarda rejim ile YPG/PYD arasındaki görüşmelerin arttığı biliniyor. Bu kapsamda birçok konu anlaşma sağlanmıştı. TSK ve ABD silahlı kuvvet unsurları tarafından Menbiç’te devriyelere bu hafta içerisinde de devam edildi. Hafta içerisindeki devriyelerde ABD unsurları helikopterde kullandı. 1 Ağustos itibariyle TSK 23. devriye görevini başarıyla icra ettiğini resmi Twitter adresi üzerinden duyurdu. Rakka: YPG, Rakka güneyinde Fırat nehrinde bir üyelerinin boğularak öldüğünü 1 Ağustos’ta resmi hesaplarından duyurdu. Söz konusu militanın görüntüsü de yayımlandı. Görüntüdeki militanın 18 yaşından küçük olma ihtimali üzerinde duruluyor. Haseke: Haseke’de askeri eğitimlerini tamamlayan 58 militanın YPG’ye katıldığı bildirildi. Söz konusu militanlarla ilgili görüntülerde servis edildi Suriye’den yayın yapan Jisr Tv, 2 Ağustos’ta verdiği habrede, Haseke’de bir YPG komutanının kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürüldüğünü bildirdi. Deyr ez-Zor: 27 Temmuz’da yerel kaynakların aktardığına göre, Esed rejiminin topçu atışında DAEŞ’in kontrolündeki Deyr ez Zor’un doğu kırsalında yer alan As Susah’da 2 sivil hayatını kaybetti. 27 Temmuz’da YPG/PYD kaynakları yayımladıkları ile video ile birlikte bir DAEŞ liderinin üzerinde bir miktar ile yakaladıklarını iddia ettiler. 30 Temmuz’da YPG/PYD kaynakları yayımladıkları görüntü ile birlikte Hajin bölgesinden kaçmaya çalışan 2 DAEŞ mensubunu yakaladıklarını iddia etti. 31 Temmuz’da bölgeden haber yapan yerel kaynaklar İran Devrim Muhafızlarının Deyr ez Zor’da askeri alım yapmak için ofis açtığı bilgisini paylaştı. 23-29 Temmuz tarihleri arasında Uluslararası koalisyonun Irak ve Suriye’de toplam 9 hava harekatı gerçekleştirdiği bildirildi. 1 Ağustos’ta uluslararası koalisyon DAEŞ’in kontrolünde olan ve Deyr ez Zor’un doğu kırsalında yer alan Bağhuz köyüne birkaç hava saldırısı gerçekleştirdiği bölge kaynakları tarafından bildirildi. 2 Ağustos’ta CENTCOM yaptığı açıklamada SDG’nin Kuzey Cezire’nin tamamen temizlendiğini deklare etmesine yer verdi ve 2. aşamanın tamamlandığını belirtti. Geçtiğimiz hafta itibariyle ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon destekli YPG/PYD güçleri, Irak sınırından DAEŞ’in temizlendiğini deklare etmişti. Ancak bazı bölge kaynakları kısıtlı da olsa DAEŞ’in hala varlığını sürdürdüğünü belirtmekte. Dera, Kuneytra ve Suveyda: Geçtiğimiz hafta itibariyle başlayan rejimin Yermük Basin’deki DAEŞ’e yönelik operasyonu 30 Temmuz itibariyle Ürdün ve Golan bölgesinin birleştiği Mariyah bölgesinin rejimin ele geçirilmesi ile önemli bir aşaması tamamlanmış oldu. Ardından 31 Temmuz tarihinde rejim kaynakları DAEŞ’in kontrolünde bulunan tüm bölgenin rejim unsurlarınca ele geçirildiğini haberini paylaştı. Bu yaşanan savaşa Rastan cebi, Dera ve çevresinde rejim ile anlaşarak Suriye rejiminin birliklerine katılan eski ÖSO mensupları da katılım sağlamıştı. Bu birlikler güneyde DAEŞ ile yaşanan savaşta onlarca DAEŞ mensubunu esir alarak, infaz etti. Geçtiğimiz hafta DAEŞ, Süveyda’da birçok sivil ve rejim unsurunu esir almıştı. Bu esirlere karşılık olarak Yermük Basin bölgesindeki birçok DAEŞ unsurunun Süveyda bölgesine nakledildiği bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. Ayrıca rejime yakın SOHR, 31 Temmuz’da, DAEŞ ile rejim arasındaki 12 günlük savaşta 283 DAEŞ unsurunun öldürüldüğünü iddia etti. Açıklanan bu rakamlar ile DAEŞ’in bölgedeki varlığı arasında oldukça büyük bir fark bulunuyor. Bu manada birçok aktivist bölgedeki DAEŞ unsurlarının nerede olduğu sorusunu sormaya devam ediyor. Bir kısmının rejim ile DAEŞ arasında varılan anlaşma kapsamında Süveyda kırsalına döndükleri varsayılsa dahi yine de oldukça önemli bir sayının varlığının nerede olduğu belli değil. 2 Ağustos tarihinde İsrail kaynaklarının yayımladığı görüntülerde bir grup DAEŞ üyesinin İsrail sınırına yaklaştığı ve bu yönde görüntü alan İsrail hava unsurlarının gruba hava harekatı düzenlediği bildirilmekte. Ardından bölgede yapılan aramalarda intihar yelekleri ve kalaşnikof türü silahların bulunduğu ifade edildi. Bununla birlikte Ürdün kaynaklı haber ajansları, 2 Ağustos tarihinde, Ürdün sınırında Ürdün güvenlik güçlerinin DAEŞ unsurları ile çatışmaya girdiğini yazdı. Ayrıca haberlerde bazı DAEŞ unsurlarının öldürüldüğü bilgisi paylaşıldı. Dera’da DAEŞ ile savaş sona erse de rejim unsurlarının Dera’da kontrolü sağlamak amaçlı faaliyetleri sürmeye devam ediyor. 2 Ağustos tarihinde yerel kaynakların ifadelerine göre en az 30 sivil rejim unsurları tarafından gözaltına alındı. 31 Temmuz tarihinde ise DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Süveyda’da yer alan Khalkhalah hava üssüne saldırı gerçekleştirdiğini ve çok sayıda askeri emtiaya zarar verdiğini iddia etti. DAEŞ’in iddiaları arasında 8 askeri hava aracının imhası da yer alıyor. Ayrıca DAEŞ, 1 Ağustos’ta Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberinde, yaklaşık 45 rejim unsurunu da öldürdüğünü iddia etti. 1 Ağustos’da yerel kaynakların haberine göre de rejime ait hava unsurları ve topçuları Süveyda’nın doğusunda DAEŞ unsurlarını hedefledi. 2 Ağustos’ta Reuters’in yaptığı habere göre, Rusya, Kuneytra’da (Golan sınırında) polis gücü oluşturacak. İsrail ile Rusya arasında İran ve İran’a bağlı unsurların İsrail sınırına yakın noktalarda varlık göstermemeleri üzerine birçok görüşme gerçekleşmişti. Bu polis gücü oluşturulması bu manada okunabilir. Ancak yine Golan bölgesindeki köylere rejim unsurlarının girdiği yerel kaynakların belirttikleri arasında. İran unsurlarının rejim askeri kamuflajına büründüğü ise birçok kaynak tarafından belirtilmişti. Bu konunun tam manasıyla nasıl çözüme ulaşacağı henüz belirgin görünmüyor. Genel manada değerlendirildiğinde Suriye sahasındaki askeri ve siyasi durum yeni bir aşamaya geçmek üzere. Süveyda ve Deyr ez Zor kırsalında varlık gösteren DAEŞ unsurları bu bölgelerden de çıkarıldığında ancak hücre yapılanmasına gidebilir. Nitekim örgüt de alan kaybettiği bölgelerde bu planı uygulamaya sokmuş görünüyor. İdlib konusunda Rusya’nın Suriye özel temsilcisinin yaptığı açıklamalara göre kısa vadede kapsamlı bir hareket öngörülmüyor. Cisr el Suğur’un rejim unsurlarınca hedeflenmesi ise rejim kaynaklarının ifadeleri arasında ancak henüz somut bir adım söz konusu değil. Bunun dışında rejim ile YPG/SDG arasında Suriye’nin geleceğine ve YPG/PYD’nin kontrolündeki bölgelere ilişkin görüşmeler sürmeye devam ediyor. İdlib’teki muhaliflerin birleşmesi hadisesinin ise önemli bir gelişme olduğu açık. Türkiye-ABD arasındaki yaşanan gerilimlere rağmen Menbiç mutabakatını olumsuz yönde etkileyecek bir durum henüz söz konusu değil.
Saha Raporu [20-26 Temmuz]
Saha Raporu [20-26 Temmuz] İdlib Bölgesi: Kuneytra bölgesinde muhalifler ile Rusya arasında yapılan anlaşma neticesinde bölgeden İdlib’e tahliyeler gerçekleşmekte idi. 21 Temmuz tarihinde de yaklaşık 2500 kişi Kuzey Hama bölgesine vardı. Bölge kaynakları 1500 kişinin muhalif unsur olduğunu belirtmekte. HTŞ’ye bağlı İba Haber Ajansı, 22 Temmuz’da yayımladığı görseller ile birlikte Fua Keferya bölgelerinde mayın temizleme işlemlerinin devam ettiğini bildirdi. 23 Temmuz’da Bab al Hawa sınır kapısında TSK’nın oluşturduğu gözlem noktalarında kullanılmak üzere güvenlik duvarlarının İdlib bölgesine giriş yaptığı belirtildi. Bölge kaynakları bu güvenlik duvarlarının Halep batısındaki TSK gözlem noktalarına götürüldüğü bildirmekte. Rusya ve İran destekli Esed rejiminin İdlib bölgesine yönelik operasyonlar gerçekleştireceği yönünde yoğun haber ve açıklamaların olduğu bir dönemde TSK’nın gözlem noktalarındaki güvenliği arttırmak amaçlı bu girişimi dikkat çekti. HTŞ’ye bağlı İba Haber Ajansının da 23 Temmuz’da belirttiği gibi Lazkiye bölgesinde muhalif noktalara yönelik Esed rejimi tarafından gerçekleştirilen topçu atışları 24 Temmuz ve 25 Temmuz tarihinde de devam ettiği bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. Yerel kaynakların aktardığına göre Hama’nın kuzeyinde yer alan Kafr Nabudah bölgesine Esed rejimi topçu atışları gerçekleştirdi. Hama kuzeyine yönelik topçu atışları geçtiğimiz haftadan beri belirli aralıklar devam etmekte. 25 Temmuz akşam saatlerinde Cisr El Suğur’da TSK’nın gözlem noktasının bulunduğu bölgenin yakınlarında büyük bir patlama geldiği bildirilirken devam eden gece saatlerinde Türk savaş uçakları bölgede faaliyet gösterdiği belirtildi. 26 Temmuz tarihinde ise yerel kaynaklar rejim unsurlarının Ebu Zuhur havaalanına destek birlikler gönderdiğini aktarmakta. Bu hafta içerisinde, geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi İdlib’te HTŞ ve DAEŞ hücreleri arasında mücadele devam etti. DAEŞ hücreleri bu hafta başarıya ulaşan bir saldırı gerçekleştiremez iken, HTŞ birçok noktada DAEŞ üye ve hücrelerine yönelik baskın gerçekleştirdi. Ayrıntılı bilgi için bknz: http://www.suriyegundemi.com/2018/07/27/haftalik-daes-raporu-20-26-temmuz/ Golan Bölgesi: 22 Temmuz tarihinde 800 Beyaz Miğfer üyesi ve aileleri, Kuneytra bölgesinden Golan’a ardından İsrail’in desteği Ürdün’e geçirildiği resmi makamlar tarafından onaylandı. Yerel kaynaklar 23 Temmuz tarihinde Esed rejimine ait 2 İHA’nın İsrail tarafından patriot füzeleri ile düşürüldüğünü belirtti. İsrail Ordusu, Twitter adresi üzerinden yaptığı açıklamayla Suriye’den Golan bölgesine füzelerin atıldığını ve bunun üzerine sirenlerin çalıştığını belirtti. 24 Temmuz tarihinde İsrail Ordusu, Golan tepelerine 2 km içeri giren Suriye Ordusuna ait Suokhi uçağını patriot füzeleri ile birlikte düşürdüklerini duyurdu. Uçağın parçalarının ve pilotunun yanmış cesedinin görüntülerini DAEŞ servis etmişti. Bazı kaynaklar, Suriye Ordusuna ait uçağın DAEŞ’in kontrolünde olan Yermük Basin’e girdiğini belirtmişlerdi. Ancak İsrail Ordusu kaynakları uçağın Golan’a düştüğünü iddia etti. Deyr ez-Zor: Uluslararası koalisyon öncülüğünde SDG/YPG/PKK’nın Deyr ez Zor’un doğu kırsalında devam ettirdiği operasyonda DAEŞ’e karşı ciddi ilerlemeler kaydettiği bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. Nitekim DAEŞ’in resmi yayın organı Amaq Agency de 21 Temmuz itibari ile Baraqah ve Rakka gibi vilayetlerinin ismini kullanmayı bırakarak, Vilayet Şam ve Vilayet Irak olarak nitelendirmelere başladı. Bu durum, DAEŞ’in söz konusu bölgelerde hakimiyetini yitirdiğini kabullendiğinin bir göstergesi olarak da okunabilir. Geçtiğimiz hafta DAEŞ’i Irak sınırına doğru gerileten PYD/YPG, 26 Temmuz itibari ile Irak sınırına kadar olan bölgede hakimiyeti ele aldı. 23 Temmuz itibari ile yerel kaynaklar DAEŞ’in saldırıları yükselttiğini aktarsa da uluslararası koalisyonun yoğun hava ve lojistik desteği karşısında bölgede tutunamadığı görülüyor. Rawdah kasabası başta olmak YPG, birçok köyde kontrolü sağladığı da aktarılanlar arasında. DAEŞ’in Fırat nehrine kıyıdaş doğu tarafında oldukça küçük bir yerleşim bölgesinde ise kontrolü hala devam etmekte. 26 Temmuz’da yerel ve rejim kaynaklarının aktardığına göre de, Esed rejimi destekçisi el-Kudüs Tugayına bağlı 4 militan, Deyr ez Zor’un batısındaki kırsal alanda DAEŞ’in saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Dera-Kuneytra: Geçtiğimiz hafta Esed rejiminin nihai hedefi, Kuneytra ve Dera’nın batısındaki muhalifler bölgeleri ele geçirmekti. Bu noktada Rusya’nın aracılığı ile gerçekleştirilen anlaşma sonucunda Kuneytra ve Dera’nın batısı muhaliflerin tahliyesi ve teslim olması ile beraber rejim güçlerinin kontrolüne geçti. Bu tahliye ve teslim sırasında Ürdün sınırında yer alan DAEŞ unsurları kuzeye doğru ilerleyerek muhaliflerin elinde bulunan birçok köyde hakimiyet sağladı. Rejim unsurları ise muhaliflerden sonra hedefini DAEŞ olarak belirledi ve başta muhaliflerden ele geçirilen köyler olmak üzere bölgede ilerleme girişimlerinde bulundu ve birçok noktada başarılı oldu. DAEŞ ile birlikte oldukça yoğun çatışmaların yaşandığı bölgede DAEŞ, bölgeden birçok yayın yaptı. 21 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden Suriyeli muhaliflerden ele geçirdiği köylerle ilgili detaylı bir açıklama yayımladı. Yayımlanan diğer bir açıklamada ele geçirilen köy sayısı 16 olarak ilan edildi. 21 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis edilen haberde rejime ait bir tankın ATGM ile birlikte imha edildiğini iddia etti. Yine 21 Temmuz’da servis edilen haber rejim saldırısının püskürtüldüğü iddia edilirken birkaç rejim unsurunun öldürüldüğü veya yaralandığı belirtildi. Ayrıca aynı gün içerisinde rejime ait bir Şilka aracının imha edildiği iddiası yer aldı. 21 Temmuz’da servis edilen haberler, Kuneytra’da ele geçirilen köylerin görüntüleri ile devam etti. Bununla birlikte 1 tankın daha imha edildiği ve Tall Jamu bölgesinde yaklaşık 25 rejim unsurunun öldürüldüğü iddia edildi. 22 Temmuz’da Amaq Agency’nin yayınına göre DAEŞ, Tall Jamu bölgesinde rejimin saldırısını geri püskürttüğünü iddia etti. 24 Temmuz’da ise Amaq Agency üzerinden bölgedeki DAEŞ unsurlarının savaşa olan hazırlıklarını, savaş durumunu ve rejim unsurları ile çatışmaları içeren birçok görüntü yayımlandı. 24 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre, rejim unsurlarına yönelik bombalı araç saldırısı gerçekleştirdiğini iddia etti. Haberde ölü ve yaralı olduğu bilgisi verilirken sayı belirtilmedi. 25 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntülerde, İsrail tarafından vurulan rejim uçağının parçaları ve rejim pilotunun yanmış cesedine yer verdi. 25 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden yayımlanan haberlerde ise Jasim bölgesinde 2 rejim istihbarat görevlisinin öldürüldüğü bildirilirken, Ain Dhakr bölgesinde 2 rejim tankının bombalı araç saldırısı ile imha edildiği iddia edildi. DAEŞ’in Amaq Agency üzerinden tüm yayınları bu hafta içerisinde bu şekilde gerçekleşirken rejim unsurları, DAEŞ’in muhaliflerden ele geçirdiği birçok köyde kontrolü sağladı. DAEŞ’in hakimiyetinde bulunan cebin doğusundaki Hayt köyü dahil olmak üzere. Hatırlanacağı gibi Suriyeli muhaliflerin Dera’da rejim ile anlaşmasına müteakip olarak DAEŞ unsurları köyü ele geçirmişti. Bölge kaynaklarının bölgeden aktardıklarına göre rejime teslim olan eski ÖSO birlikleri Ürdün sınırında bulunan DAEŞ’e yönelik operasyonlara rejim saflarında katılım sağladı. Suveyda: Şüphesiz bu haftanın en önemli saldırısı Süveyda’da DAEŞ’in gerçekleştirdiği saldırılar oldu. Bombalı araç saldırılar ile birlikte silahlı saldırıların da gerçekleştiği saldırıda 221 kişinin hayatını kaybettiği belirtilirken, saldırıda hayatını kaybedenlerin yarısından fazlasının sivil olduğu aktarılanlar arasında. Özellikle Dürzilerin bulunduğu bir ortamda gerçekleştirilen saldırıda onlarca Dürzi sivil hayatını kaybetti. DAEŞ ise Amaq Agency üzerinden birçok haber servis ederek saldırıların gidişatına göre ölü ve yaralı sayısını güncelledi. Son açıklamalarında iddia edilen ölü ve yaralı sayısını 435 olarak belirtildi. Suriyeli muhalif yapılanmalar gerçekleştirilen bu saldırıdan Esed rejimini sorumlu tutarken, Hizbullah kaynakları ise ABD’yi sorumlu tuttu. Rakka: DAEŞ, Rakka vilayetinde hakimiyetini kaybetmiş olsa da hücre yapılanmaları vasıtası ile bölgede faaliyet yürütmeye devam ediyor. Bu kapsamda 19 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre Rakka’nın batısında 2 YPG/SDG’ye ait aracı 2 IED saldırısı ile hasar verdiğini iddia etti. 21 Temmuz’da ise Rakka yakınlarında 1 YPG/SDG ait aracı imha ettiğini iddia etti. 26 Temmuz’da da Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Rakka yakınlarında bulunan Ratla kasabasında YPG/SDG üyesi 1 kişiyi infaz ettiğini iddia etti. Örgütün bu bölgede gerçekleştirdiği saldırıların seyrekliğine ve etkisinin düşüklüğüne bakılırsa, güçlü bir hücre yapılanmasını henüz oluşturamadığı ya da uygun zemini aradığı yorumunda bulunulabilir. SDG/YPG’ye yakın kaynakların aktardığına göre DAEŞ destekçisi 2 ABD vatandaşını FBI’ya teslim etti. Ayn el Arab: ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon güçleri, YPG/PKK’nın kontrolünde bulunan Kobani’ye askeri araç, ekipman, mühimmat ve mühimmat taşıdı. YPG/PKK’ya yakın kaynaklar uluslararası koalisyonun taşıdığı konvoyun görüntülerini yayımladı. Görüntülerde uzun bir araç – tır konvoyu gözükmekte. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Bölgesi: Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları ile terörden arındırılan bölgelerde Türkiye destekli muhalifler istikrar ve güvenliği sağlamak için çalışmalarına devam ederken, oluşturulan mahalli meclislerde altyapı problemlerine yönelik adımlar atmaya devam ediyor. Bu kapsamda söz konusu bölgelerde belediye hizmetleri icra ediliyor. Gerçekleştirilen belediye hizmetleri, mahalli meclislerin sosyal medya hesapları aracılığı ile kamuoyu ile paylaşılıyor. 22 Temmuz tarihinde yapılan açıklamaya göre Suriye Milli Ordusu Genelkurmay Başkanlığı Azez’de askeri inzibat gücü karargahı oluşturdu. Muhalif kaynaklar inzibat güçlerinin görüntülerini paylaştı. 23 Temmuz tarihinde Akhtarin’de bilinmeyen bir aracın mahalli meclisi binası önünde infilak etmesi sonucunda bir sivilin hayatını kaybettiği ve 10 kişinin de yaralı olduğu öğrenildi. 23 Temmuz’da yerel kaynaklar Menbiç’te Arap Beni Said aşiretinden iki kişinin YPG/PKK’ya bağlı askeri meclisi tarafından öldürülmesi üzerine şehirde genel grev ilan etti. 23 Temmuz’da Fırat Kalkanı Harekatı alanında Bab’ı Limon köyünde gerçekleşen bir başka patlamada 2 sivilin hayatını kaybettiği ve 7 yaralı olduğu aktarılanlar arasında. 23 Temmuz tarihinde Yeni Şafak’ın aktardığı habere göre Azez’de bir otomobilin infilak etmesi sonucunda 1 kişinin öldüğü 23 kişinin yaralandığı belirtildi. 24 Temmuz’da ÖSO’ya bağlı askeri polisler Fırat Kalkanı harekatıyla kurtarılmış olan bölgede iki bomba yüklü aracı şoförleriyle birlikte ele geçirdi. 25 Temmuz tarihinde Afrin yakınlarındaki Kefer Cenne’de Suriye Milli Ordusu’na bağlı 3.Kolordu, tespit ettikleri patlayıcı unsurları imha ettiler. Aynı tarihte YPG’ye karşı Afrin kırsalındaki Ümranlı dağlarında operasyon gerçekleştirdiler. Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), Halep’e bağlı Cerablus, Bab, Azez ilçeleri ve Çobanbey beldesinde son 15 ayda 108 camiyi restore ettirdi. Menbiç: 20 Temmuz tarihinde uluslararası koalisyon unsurlarına ait devriyeler güvenliği ve istikrarı sağlamak amacıyla Menbiç sınırına konuşlandıklarını belirttiler. TSK, ABD ile varılan uzlaşma neticesinde Menbiç kuzeyinde devriye faaliyetlerine devam ediyor. 26 Temmuz itibariyle 20. devriye görevini gerçekleştirdi. 26 Temmuz tarihinde uluslararası koalisyona bağlı bir heyet Menbiç Askeri Meclisini ziyaret ederek bölgedeki istikrar ve güvenliği gözlemlediği belirtildi.
Haftalık DAEŞ Raporu [20 – 26 Temmuz]
Haftalık DAEŞ Raporu [20 – 26 Temmuz] İdlib Bölgesi: Geçtiğimiz haftalara nazaran İdlib bölgesinde, DAEŞ unsurlarının herhangi bir saldırısı olmazken HTŞ’ye bağlı emniyet birimleri birçok noktada DAEŞ hücrelerine yönelik operasyon düzenledi. Yerel kaynaklar 20 Temmuz’da bir DAEŞ mensubunun HTŞ’nin Addana bölgesindeki karargahına saldırı düzenlediğini ancak başarısız olup öldürüldüğü bilgisini paylaştı. Servis edilen görüntüde saldırganın cesedi yer almakta. 22 Temmuz 2018’de HTŞ’ye bağlı İba Haber Ajansı üzerinden verdiği habere göre Kuzey İdlib’te Kah beldesi yolu üzerinde pusu kuran DAEŞ istihbarat birimlerinden bir komutan “Ebu Hasan en-Neyrabi” ve yardımcısı “İbrahim ed-Dani”yi öldürdüklerini iddia etti. Ayrıca verilen bilgiye göre bu kişinin Ed-Dana bölgesinde DAEŞ unsurlarından sorumlu olduğunu belirtti. Bununla birlikte HTŞ emniyet yetkilisi Halid Eş-Şami’nin İba Haber ajansına verdiği röportajda, çatışma sırasında öldürülen DAEŞ’e bağlı istihbaratçı komutan Ebu Hasan en-Neyrabi’nin, Halep’te HTŞ’ye bağlı “Seçkin Birlikler”in merkezine saldırıp 9 kişinin ölümünden sorumlu olan kişi olduğunu belirtti. 24 Temmuz’da İba Haber Ajansının servis ettiği görüntülere göre, HTŞ’ye bağlı emniyet biriminin Batı İdlib/Cisr el-Şuğur kırsalında bir DAEŞ hücresine yönelik baskın gerçekleştirdiği belirtiliyor. Gerçekleştirilen baskında DAEŞ’e bağlı Çeçen asıllı Ebu Said eş- Şişani öldürülürken, bir DAEŞ unsuru da esir alınıyor. Servis edilen görüntülerde baskın yapılan hücreden hafif silahlar, DAEŞ’in bastığı paralar ve mühimmat ele geçirildiği görülüyor. Bazı kaynaklar, Ebu Said’in Ömer el Şişani’nin kardeşi olduğunu ve gerçek isminin Tamaz olduğunu iddia ediyor. 25 Temmuz’da ise İba Haber Ajansının servis ettiği haber ve görüntülere göre, HTŞ emniyet birimleri gerçekleştirdikleri gözetleme ve takipten sonra DAEŞ’in bölgede önemli bir ismi olan Ebu Hasan el-Mısri’yi ele geçirdiklerini belirtiyor. Emniyet birimi yetkilisinin açıklamasına göre, el Mısri’nin, İdlib’te Kensruvve fabrikası yakınlarında bulunan HTŞ karargahını bomba yüklü araçla hedef alan kişinin olduğu belirtiliyor. Ayrıca el-Mısri’nin daha önce emniyet operasyonunda öldürüldüğü ifade edilen, DAEŞ’in bölgede öne çıkan komutanı Ebu Abdulvekil’in naibi konumunda olduğu emniyet yetkilisinin aktardıkları arasında. Tüm bunlarla beraber el-Mısri’ye gerçekleştirilen baskında birçok el bombası, hafif silah, teknik ekipman ve kimliklerin ele geçirildiği servis edilen görüntülerde yer alıyor. Rakka: DAEŞ, Rakka vilayetinde hakimiyetini kaybetmiş olsa da hücre yapılanmaları vasıtası ile bölgede faaliyet yürütmeye devam ediyor. Bu kapsamda 19 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre Rakka’nın batısında 2 YPG/SDG’ye ait aracı 2 IED saldırısı ile hasar verdiğini iddia etti. 21 Temmuz’da ise Rakka yakınlarında 1 YPG/SDG ait aracı imha ettiğini iddia etti. 26 Temmuz’da da Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde Rakka yakınlarında bulunan Ratla kasabasında YPG/SDG üyesi 1 kişiyi infaz ettiğini iddia etti. Örgütün bu bölgede gerçekleştirdiği saldırıların seyrekliğine ve etkisinin düşüklüğüne bakılırsa, güçlü bir hücre yapılanmasını henüz oluşturamadığı ya da uygun zemini aradığı yorumunda bulunulabilir. Deyr ez-Zor: Uluslararası koalisyon öncülüğünde SDG/YPG/PKK’nın Deyr ez Zor’un doğu kırsalında devam ettirdiği operasyonda DAEŞ’e karşı ciddi ilerlemeler kaydettiği bölge kaynaklarının aktardıkları arasında. Nitekim DAEŞ’in resmi yayın organı Amaq Agency de 21 Temmuz itibari ile Baraqah ve Rakka vilayetlerinin ismini kullanmayı bırakarak, Vilayet Şam ve Vilayet Irak olarak nitelendirmelere başladı. Bu durum, DAEŞ’in söz konusu bölgelerde hakimiyetini yitirdiğini kabullendiğinin bir göstergesi olarak da okunabilir. Geçtiğimiz hafta DAEŞ’i Irak sınırına doğru gerileten PYD/YPG, 26 Temmuz itibari ile Irak sınırına kadar olan bölgede hakimiyeti ele aldı. 23 Temmuz itibari ile yerel kaynaklar DAEŞ’in saldırıları yükselttiğini aktarsa da uluslararası koalisyonun yoğun hava ve lojistik desteği karşısında bölgede tutunamadığı görülüyor. Rawdah kasabası başta olmak YPG, birçok köyde kontrolü sağladığı da aktarılanlar arasında. DAEŞ’in Fırat nehrine kıyıdaş doğu tarafında oldukça küçük bir yerleşim bölgesinde ise kontrolü hala devam etmekte. 26 Temmuz’da yerel ve rejim kaynaklarının aktardığına göre de, Esed rejimi destekçisi el-Kudüs Tugayına bağlı 4 militan, Deyr ez Zor’un batısındaki kırsal alanda DAEŞ’in saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Dera: Geçtiğimiz hafta Esed rejiminin nihai hedefi, Kuneytra ve Dera’nın batısındaki muhalifler bölgeleri ele geçirmekti. Bu noktada Rusya’nın aracılığı ile gerçekleştirilen anlaşma sonucunda Kuneytra ve Dera’nın batısı muhaliflerin tahliyesi ve teslim olması ile beraber rejim güçlerinin kontrolüne geçti. Bu tahliye ve teslim sırasında Ürdün sınırında yer alan DAEŞ unsurları kuzeye doğru ilerleyerek muhaliflerin elinde bulunan birçok köyde hakimiyet sağladı. Rejim unsurları ise muhaliflerden sonra hedefini DAEŞ olarak belirledi ve başta muhaliflerden ele geçirilen köyler olmak üzere bölgede ilerleme girişimlerinde bulundu ve birçok noktada başarılı oldu. DAEŞ ile birlikte oldukça yoğun çatışmaların yaşandığı bölgede DAEŞ, bölgeden birçok yayın yaptı. 21 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden Suriyeli muhaliflerden ele geçirdiği köylerle ilgili detaylı bir açıklama yayımladı. Yayımlanan diğer bir açıklamada ele geçirilen köy sayısı 16 olarak ilan edildi. 21 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis edilen haberde rejime ait bir tankın ATGM ile birlikte imha edildiğini iddia etti. Yine 21 Temmuz’da servis edilen haber rejim saldırısının püskürtüldüğü iddia edilirken birkaç rejim unsurunun öldürüldüğü veya yaralandığı belirtildi. Ayrıca aynı gün içerisinde rejime ait bir Şilka aracının imha edildiği iddiası yer aldı. 21 Temmuz’da servis edilen haberler, Kuneytra’da ele geçirilen köylerin görüntüleri ile devam etti. Bununla birlikte 1 tankın daha imha edildiği ve Tall Jamu bölgesinde yaklaşık 25 rejim unsurunun öldürüldüğü iddia edildi. 22 Temmuz’da Amaq Agency’nin yayınına göre DAEŞ, Tall Jamu bölgesinde rejimin saldırısını geri püskürttüğünü iddia etti. 24 Temmuz’da ise Amaq Agency üzerinden bölgedeki DAEŞ unsurlarının savaşa olan hazırlıklarını, savaş durumunu ve rejim unsurları ile çatışmaları içeren birçok görüntü yayımlandı. 24 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre, rejim unsurlarına yönelik bombalı araç saldırısı gerçekleştirdiğini iddia etti. Haberde ölü ve yaralı olduğu bilgisi verilirken sayı belirtilmedi. 25 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntülerde, İsrail tarafından vurulan rejim uçağının parçaları ve rejim pilotunun yanmış cesedine yer verdi. 25 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden yayımlanan haberlerde ise Jasim bölgesinde 2 rejim istihbarat görevlisinin öldürüldüğü bildirilirken, Ain Dhakr bölgesinde 2 rejim tankının bombalı araç saldırısı ile imha edildiği iddia edildi. DAEŞ’in Amaq Agency üzerinden tüm yayınları bu hafta içerisinde bu şekilde gerçekleşirken rejim unsurları, DAEŞ’in muhaliflerden ele geçirdiği birçok köyde kontrolü sağladı. DAEŞ’in hakimiyetinde bulunan cebin doğusundaki Hayt köyü dahil olmak üzere. Hatırlanacağı gibi Suriyeli muhaliflerin Dera’da rejim ile anlaşmasına müteakip olarak DAEŞ unsurları köyü ele geçirmişti. Bölge kaynaklarının bölgeden aktardıklarına göre rejime teslim olan eski ÖSO birlikleri Ürdün sınırında bulunan DAEŞ’e yönelik operasyonlara rejim saflarında katılım sağladı. Süveyda: Şüphesiz bu haftanın en önemli saldırısı Süveyda’da DAEŞ’in gerçekleştirdiği saldırılar oldu. Bombalı araç saldırılar ile birlikte silahlı saldırıların da gerçekleştiği saldırıda 221 kişinin hayatını kaybettiği belirtilirken, saldırıda hayatını kaybedenlerin yarısından fazlasının sivil olduğu aktarılanlar arasında. Özellikle Dürzilerin bulunduğu bir ortamda gerçekleştirilen saldırıda onlarca Dürzi sivil hayatını kaybetti. DAEŞ ise Amaq Agency üzerinden birçok haber servis ederek saldırıların gidişatına göre ölü ve yaralı sayısını güncelledi. Son açıklamalarında iddia edilen ölü ve yaralı sayısını 435 olarak belirtildi. Suriyeli muhalif yapılanmalar gerçekleştirilen bu saldırıdan Esed rejimini sorumlu tutarken, Hizbullah kaynakları ise ABD’yi sorumlu tuttu. Sina (Mısır): DAEŞ’e bağlı olarak faaliyet yürüten Sina Vilayeti, geçtiğimiz haftalara göre bu hafta içerisinde saldırılarını arttırdı. Artan saldırılar neticesinde birçok Mısır Ordusu mensubu hayatını kaybederken, DAEŞ unsularında da yaklaşık aynı seviyede kayıplar yaşandığı belirtilmekte. Mısır Ordusunun Sina’da başlattığı geniş çaplı operasyonlara rağmen örgüt mensuplarının sıklıkla saldırı yapabilme kabiliyetlerini kaybetmediği görülüyor. 21 Temmuz’da Mısır Ordusu ile işbirliği içerisinde Kuzey Sina’da DAEŞ’e karşı faaliyet gösteren Bedevi milisler (Sina aşiretlerinden teşkil edilmekte), resmi facebook hesapları üzerinden Tarabin aşireti ile girdikleri çatışmada öldürülen 3 DAEŞ üyesinin görüntülerini yayımladı. DAEŞ’e bağlı Amaq Agency, 21 Temmuz’da iki farklı haber farklı yayımladı. Haberlerde aktarılanlara göre DAEŞ unsurları Şeyh Zuveyd ve El Arish kenti yakınlarında gerçekleştirdikleri sniper saldırısı neticesinde 1 subay ve 1 askeri öldürdüklerini iddia etti. Diğer haberde ise Rafah kenti Gazze sınırı yakınlarında gerçekleştirilen 2 IED saldırısında 1 mayın tarayıcının hasar aldığını, 1 askerin ise öldürüldüğünü iddia etti. DAEŞ, geçtiğimiz hafta bu bölge yakınlarından video görüntü servis etmiş ve Mısır yönetimini yıkım ve zorunlu göç ettirmek ile suçlamıştı. Geçmiş dönemlerde örgüte ait birçok tünel imha edilse de DAEŞ’in bölgedeki varlığı hala devam etmekte. Amaq Agency, 23 Temmuz’da servis ettiği haberde DAEŞ unsurlarının el Ariş kenti yakınlarında Mısır Ordusu askerlerine yönelik sniper saldırısı gerçekleştirdiği ve bu saldırılar neticesinde 6 askeri öldürdüklerini ya da yaraladıklarını iddia etti. Ayrıca Mısır Ordusuna yardım gitmek ile suçladıkları bir ambulansı da hedefleyen DAEŞ üyeleri 2 ambulans görevlisini yaraladığı da bölgeden aktarılanlar arasında. Bölge kaynakları DAEŞ’in iddia ettiği gibi ambulansta Mısır Ordusu mensuplarının yer almadığını belirtmekte. Ambulansın hedef alınmasının ardından ambulansın görüntüleri servis edildi, bu görüntülerde ambulansın sivil olduğu görülmekte. Amaq Agency üzerinden DAEŞ’in iddia ettiği gibi Mısır Ordusunun 6 askerinin sniper saldırısı ile hayatını kaybetmesi veya yaralanması, askeri teknik, konuşlanma, profesyonellik ve ‘counter terrorism’ bakımından Mısır Ordusunun kabiliyetlerinin oldukça sınırlı olduğu kanısını ortaya koymakta. Nitekim geçtiğimiz hafta DAEŞ’in servis ettiği görüntülerde de Mısır Ordusunun arazide konumlanması herhangi bir saldırıda oldukça yüksek kayıpların ortaya çıkabileceğini ortaya koyuyor. 23 Temmuz’da tarihinde Amaq Agency’nin ‘Caravan of the Shuhada’ yayımlarında DAEŞ’in Sina’daki liderlerinden Ebu Cafer el Makdisi’nin hayatını kaybettiği ilan edildi. Sina Aşiretler Birliği, pazar günü yaptığı açıklamada DAEŞ’in bir liderini öldürdüklerini duyurmuştu. Muhtemelen öldürülen lider Ebu Cafer el Makdisi idi. 24 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis edilen görüntüler ile birlikte DAEŞ unsurları, Rafah’ın güneyinde Bedevi milislerden 1 pick-up araç, 1 kalaşnikof ve 2 hücum yeleği ele geçirdiklerini iddia etti. 24 Temmuz’da Mısır Güvenlik Güçleri kaynaklarının aktardıklarına göre, el Ariş kentinde bir DAEŞ hücresi ile birlikte girilen çatışmalar sonucunda 13 DAEŞ unsurunun öldürüldüğü belirtilmekte. 25 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre el Ariş yakınlarında bir Mısır Ordusu askerini sniper saldırısı ile yaraladıklarını iddia etti. 26 Temmuz’da ise DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberlerin birine göre el Ariş’in güneyinde 2 askeri buldozer aracını IED saldırısı ile hedeflediklerini iddia etti. Ölü veya yaralıya ilişkin herhangi bir bilgi bulunmuyor. Diğer haberde ise Mısır Ordusuna ait bir M60 tankını ‘’anti tank füzesi’’ (ATGM) saldırısı ile hedefleyip, hasar verdiklerini iddia ettiler. DAEŞ’in servis ettiği haberde ifade ettiği (ATGM) mevcudiyet ve kapasitesine erişmesi önemli bir gelişme olarak ayrı tutulmalı. Önümüzdeki günlerde örgütün bu yönde saldırılarını arttırıp, arttırmayacağı dikkatle izlenmeli. Irak: DAEŞ, diğer bölgelerde olduğu gibi Irak’ta da Irak emniyet güçlerine yönelik saldırılarına devam etti. Yerel kaynakların aktardığına göre, 22 Temmuz’da Şarkat bölgesinde Kanoos köyüne yönelik saldırı gerçekleştirdi. Ölü veya yaralı bilgisi bulunmuyor. Bölge kaynaklarının aktardığına göre Kerkük’ün güneyinde bulunan Qadud ilçesinde Irak Federal Polislerinin kontrol noktasına saldırı gerçekleştirdi. Başarısız olan saldırı da 1 DAEŞ mensubu öldü. 22 Temmuz’da yerel kaynakların görüntüler ile birlikte aktardığına göre, DAEŞ unsurlarına yönelik Musul’un kuzeybatısında Badush dağında hava harekatı düzenlendi. 22 Temmuz’da Diyala kentinde Irak Hava kuvvetlerinin gerçekleştirdiği hava saldırısı sonucunda 15 DAEŞ üyesinin öldürüldüğü bildirildi. Basına yönelik açıklamayı Diyala polis gücünde görevli yüzbaşı Habib eş Şemmeri yaptı. Şemmeri, saldırı hazırlığı istihbaratı alınan unsurlara yönelik hava harekatı gerçekleştirildiğini belirtti. Bununla birlikte yerel kaynaklar, Irak hava kuvvetlerinin Tuzhurmatu yakınlarında Tuz dağı bölgesinde 10 DAEŞ üyesinin, Irak hava kuvvetlerinin hava saldırısı neticesinde öldürüldüğünü belirtti. 22 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Riyadh-Baiji yolu üzerinde bir Irak Federal Polisi aracını imha ettiğini iddia etti. 23 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre Diyala bölgesinde 5 Irak Ordusu unsurunun öldürüldüğünü ve yaralandığı iddia ederken, Iraq News ajansı,  güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberinde 3 DAEŞ üyesinin Diyala’da öldürüldüğünü bildirdi. 23 Temmuz’da The Baghdad Post’a konuşan Ninova Konseyi üyesi, 100 ila 200 arasında bir DAEŞ konvoyunun Suriye ve Irak sınırında hareket halinde olduğu belirtti. 24 Temmuz tarihinde Irak Ordusuna yakın kaynaklar, Irak Ordusunun Diyala’nın kuzeyinde Udhaim Basin bölgesinde DAEŞ’e ait 30’dan fazla sığınak ve silah deposunu imha ettiğini iddia etti. Paylaşılan haber ile birlikte yayımlanan görüntülerde Irak Ordusuna ait bir konvoy yol üzerinde gözüküyor ve yanan alanlar mevcut. 25 Temmuz tarihinde Alghdad Press’in aktardığına göre, Irak Ordusu 16.Tugayı, Batı Musul’dan Doğu Musul’a kaçmaya çalışan DAEŞ üyesini gözaltına aldı. Somali: DAEŞ, geçtiğimiz haftalardaki iddialarında da yer aldığı gibi bu hafta da Somali’de emniyet mensuplarını hedefledi. 21 Temmuz’da DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis edilen habere göre Mogadişu’da 1 polis memurunu hedefleyerek öldürdüğünü iddia etti. Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen suikaste ilişkin videoyu da 19 Temmuz tarihinde Amaq Agency üzerinden servis etti. Görüntü emniyet mensubunun yakın mesafeden hedeflendiği görülürken, saldırı yapan şahsın arkasında bir de kameraman var. Nitekim geçtiğimiz Nisan ayında DAEŞ mensubu bir kameraman ve patlayıcı uzmanı olan Jama Hussein Hasan yakalanmıştı. 25 Temmuz’da ise DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre, Somali’nin güneyinde yer alan Shabili al-Sufla bölgesinde Somali Ordusuna yönelik IED saldırısı gerçekleştirdiğini ve 14 ordu mensubunu öldürdüğünü veya yaraladığını iddia etti. Bu saldırı DAEŞ’in zamanlardaki Somali emniyetine en çok zayiat verdirdiğini iddia ettiği bir saldırı oldu. Afganistan: DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntülerde, Cevzcan vilayetinde Taliban’a karşı savaşan örgüt mensuplarının pozisyonlarını ve kullandığı silahlar yer aldı. Kullanılan silahlar arasında havan, keskin nişancı tüfekleri ve RPG yer alıyor. 22 Temmuz’da Afganistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Raşid Dostum’un ülke dönmesi üzerine havalimanı yakınlarında yapılan merasime, DAEŞ, bombalı saldırı gerçekleştirdi. DAEŞ’in Amaq Agency üzerinden servis ettiği rakama göre 115 kişi öldü veya yaralandı. Ancak bölge kaynakları 23 kişinin hayatını kaybettiğini belirtirken 50’nin üzerinde yaralının olduğunu aktarmakta. Saldırıda ölenler ve yaralananlar arasında Raşid Dostum’un korumaları, polisler ile birlikte siviller de yer almakta. Pakistan: 25 Temmuz’da Pakistan’da seçimlerin yaşandığı bir günde Belucistan eyaletinin başkenti Quetta’da bir seçim merkezinin yakınlarında gerçekleştirilen bombalı saldırıyı DAEŞ üstlendi. Saldırıda 31 kişi hayatını kaybetti. 13 Temmuz’da DAEŞ’in gerçekleştirdiği saldırıda ise 149 kişi hayatını kaybetmişti. Özellikle DAEŞ’in Pakistan’daki son eylemlerinin sivil alanlarda gerçekleştiği görülüyor. Libya: 24 Temmuz’da sabah saatlerinde Libya’nın doğusundaki Sirte ve Ecdebiye arasındaki al-Uqaylah kontrol noktası ve polis merkezine yapılan, merkezin ateşe verildiği ve araçların kundaklandığı saldırının ardından akşam saatlerinde DAEŞ, Amaq Agency üzerinden yaptığı açıklamayla saldırıyı üstlenerek Haftar’a bağlı 7 polisi öldürdüğünü veya yaraladığını iddia etti. Ecdebiye’deki Emhemed Magaryef Hastanesi’nden yapılan açıklamada, saldırının hemen ardından hastane bünyesine 2 ölü ve 3 yaralının getirildiği belirtildi. Al-Uqaylah polis merkezi şefi Muftah Rahil ise DAEŞ üyelerinin bir ambulansı ateşe verdiklerini ve bir binanın üzerine DAEŞ bayrağı asıldığını ve ordu desteği beklediklerini söyledi. Libya Al-Hadath Haber Ajansı’nın haberine göre de saldırının hedefi olan polis merkezinde uzaktan kumandalı mayın ateşleyicisi bulundu. Yerel kaynaklara göre DAEŞ’in al-Uqaylah saldırısının ardından Haftar’a bağlı Libya Ulusal Ordusu, Wadi al-Jafr bölgesinde DAEŞ ile çatışmaya girdi ve 13 DAEŞ mensubu öldürüldü. Çıkan çatışmada Libya Ulusal Ordusu’ndan 1 askerin de öldüğü aktarılanlar arasında. Kanada: DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haberde, Kanada’nın Toronto şehrinde 2 polisin hayatını kaybettiği saldırıyı üstlendi. Servis edilen haberde Kanada’nın uluslararası koalisyonun bir parçası olmasına atıf yer aldı. Ancak Kanada emniyetinin yaptığı açıklamada saldırganın DAEŞ ile ilgili bir bağlantısının bulunmadığı belirtildi. Öldürülen saldırgan ve DAEŞ bağlantısı hakkında araştırmaların devam ettiği aktarılanlar arasında. Filipinler: 21 Temmuz’da tarihinde Amaq Agency’nin ‘Caravan of the Shuhada’ yayımlarında DAEŞ’in Doğu Asya yapılanmasına mensup Ebu Raşid el Ensari’nin hayatını kaybettiğini duyurdu. Ebu Raşid el Ensari’nin DAEŞ’in Doğu Asya’da en çok faaliyet gösterdiği Filipinlerde öldürüldüğü ve Filipin kökenli olduğu tahmin ediliyor. DAEŞ, 24 Temmuz’da, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre, Sulu İsland’ın güneyinde 3 Filipin Ordusu askerini topçu saldırısı ile öldürdüğünü iddia etti. Bölge kaynaklarının aktardığına göre DAEŞ’in ilk topçu saldırısı bu oldu. Dağıstan: DAEŞ, 20 Temmuz’da, Amaq Agency üzerinden servis ettiği haber ile birlikte Dağıstan/Kızılyurt’ta polislere yönelik gerçekleştirilen saldırıyı üstlendi. Servis edilen haberde DAEŞ, 3 polisi öldürdüğünü iddia etti ancak resmi makamlar sayının 2 olduğunu belirtti. DAEŞ’in Kafkasya üzerinde bu tip saldırılar gerçekleştirdiği bilinmekte. Fakat örgütün bölgedeki varlığı oldukça sınırlı.
Saha Raporu [13-19 Temmuz]
Saha Raporu [13-19 Temmuz] İdlib bölgesi: Bu hafta İdlib’teki en önemli gelişmelerden biri şüphesiz Fua ve Keferya köylerinin tahliye edilmesi idi. Suriyeli muhaliflerin İdlib’i kontrol altına alması ile beraber (3 yılı aşkın bir süredir), kuşatma altında kalan Fua ve Keferya köyleri için İran/Esed rejimi ile Suriyeli muhalifler arasında yapılan müzakereler sonuç verdi ve taraflar arasında bir anlaşma yapıldı. Anlaşmanın temel esasları şu şekilde gerçekleşti: Fua ve Keferya’da bulunan yaklaşık 6900 İran/Esed rejimi milis ve aileleri rejim bölgelerine tahliye edilecek 1500 muhalif esir ve 35 muhalif savaşçı tahliye edilenlere karşılık olarak Suriyeli muhaliflere teslim edilecek. Fua ve Keferya köylerinde kuşatma altında kalan Şii milisler ile muhalif esirler için geçtiğimiz 3 yıl içerisinde de karşılıklı takaslar gerçekleşmişti. Fua ve Keferya köyleri kuşatma altında kalmış olsa da rejim tarafından hava desteği ile silah, mühimmat ve gıda temini gerçekleştirebiliyordu. Bu bölgede çoğunlukla İran destekli Şii milisler bulunmaktaydı. Gerçekleştirilen anlaşma neticesinde Fua ve Keferya köylerine otobüs ve ambulanslar girerek tahliyeler gerçekleştirilmeye devam ediyor. Bunun karşılığında ise muhalif esirlerin ve savaşçıların İdlib’e geçişi devam etmekte. Kısa sürede anlaşmanın tamamen uygulanması bekleniyor. Ayrıca bu hafta İdlib bölgesi, DAEŞ hücrelerinin saldırıları neticesinde geçen hafta başlayan güvenlik problemleri ile uğraşmaya devam etti. DAEŞ hücrelerinin saldırılarına ilişkin ayrıntılı bilgi için: tıklayınız Ayrıca bu hafta Dera bölgesinde rejim ile muhaliflerin anlaşması sonrası İdlib’e tahliyeler gerçekleşti. Bu tahliyeler sonucunda 430 sivil, 9 otobüs 16 Temmuz’da Hama kuzeyine vardı. Yerel kaynakların aktardığına göre de TSK’ya ait yeni askeri konvoylar bu hafta içerisinde İdlib’e giriş yaptı. Konuya ilişkin ayrıntılı bilgi bulunmazken geçtiğimiz hafta da TSK’nın Halep batısında bulunan gözlem noktalarına takviye yaptığı; helikopter pisti ve askeri hastane inşa edeceği iddia edilmişti. Özellikle rejimin bölgeye operasyon yapacağı söylentilerinin yaygınlaştığı bu dönemde TSK’nın bölgedeki varlığını arttırması dikkate değer bir durumdur. Bu hafta basına da yansıyacak şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Putin ile görüşmesinde ‘İdlib’e yönelik olası bir saldırı Astana’yı bitirir’ ifadeleri ile birlikte düşünülebilir. Hafta boyunca rejim topçularının Hama kuzeyinde yer alan Lataminah kasabasına yönelik topçu saldırıları ise sürdü. Bu saldırılar sonucunda bölgedeki sivillerden yaralananlar oldu. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Bölgesi: TSK’nın varlığı ile birlikte hayatın normalleşmeye başladığı bu bölgelerde idari yapının altyapısı oluşturulmaya devam ediyor. Bu kapsamda El Bab yerel meclisi, Türkiye’nin ekipman desteği ile beraber yeni kimliklerin dağıtımına başladı. Kimlikler Türkçe ve Arapça olarak veriliyor. Bununla birlikte Türkiye’nin eğittiği polis güçleri bu hafta içerisinde mezun oldu ve El Bab’ta bir mezuniyet töreni gerçekleştirildi. Türkmen kasabası olan Çobanbey’de ise Musa Özalkan adına Kurt-Ar derneğinin yapımı ile bir kültür evinin açılışı gerçekleştirildi. Açılışa Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Muhammed Vecih Cuma’da katıldı. 14 Temmuz tarihinde ise Türkmen muhalif bir yapılanma olan Muntasır Billah Tugayı, Afrin, Racu, Hamşeli köyünde 2 YPG’linin yakalandığına dair bir video yayımladı. Cerablus’ta da bir patlayıcı tespit edilip, imha edildi. Geçtiğimiz hafta bombalı saldırıların gerçekleştiği bölgede bu hafta oldukça sakindi. Afrin bölgesinde de YPG hücrelerinin geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği saldırılar bu hafta yoktu. Nitekim geçtiğimiz hafta bölgedeki birçok hücreye yönelik operasyon gerçekleştirildiği bildirilmişti. Azez’de Türk şirketi olan Türk Telekom bir şube açtı. Bölgede huzur, istikrar, güvenlik ve idari yapı yerleştikçe bu yönde yatırımların gerçekleşmesi oldukça muhtemel gözükmekte. 14 Temmuz’da basına yansıyan şekilde Feylaku’ş Şam grubunun hapishanesinde bulunan 17 DAEŞ unsurunun kaçtığı bildirildi. Kaçan DAEŞ üyelerinin 8’inin yakalandığı bildirilirken, yüksek güvenlik alarmı verildiği aktarılanlar arasında. Halep: 15 Temmuz’da Yerel kaynakların aktardığına göre İsrail uçakları, Halep’te bulunan Nayrab hava üssüne yönelik hava saldırısı gerçekleştirdi. Saldırı neticesinde ölen ve yaralananlara ilişkin birçok haber yapıldı. Son aktarılanlara göre toplam 22 asker/milis hayatını kaybederken 9’unun İranlı olduğu bildirildi. Ayrıca hava saldırısında hayatını kaybeden Hizbullah milisinin öldüğü ve Nubl’da cenaze töreni gerçekleştirildiği aktarılanlar arasında. Dera ve Kuneytra: Geçtiğimiz hafta Dera ve çevresi için muhalifler ve Rusya arasında müzakereler yürütülmüş ve muhalifler ağır silahlarını teslim ederek, ellerinde tuttukları bölgeleri rejime devretmişti. Dera ve çevresinde hakimiyeti ele geçiren rejim güçlerinin hedefi Dera’nın batısı ve Kuneytra oldu. Oldukça yoğun saldırılar gerçekleştiren Rusya ve İran destekli rejim güçleri, onlarca sivilin hayatını kaybetmesine sebebiyet verdi. Muhalifler ise ağır hava ve kara saldırılarına karşılık vermekte güçlük çekince, diğer bölgelerde olduğu gibi Rusya devreye girerek ateşkes müzakerelerini başlattı. Ve kısa bir süre içerisinde müzakerelerden sonuçlar alındı. Böylelikle Dera’da uygulanan anlaşma maddeleri yaklaşık olarak aynı şekilde Kuneytra için de geçerli sayıldı. Rejim hakimiyetini kabul etmeyenler ise İdlib’e tahliye edilecek. Anlaşmanın uygulanmasına ve tahliyelere başlanıldı. Geçtiğimiz hafta DAEŞ, Hayt köyünü muhaliflerden ele geçirmişti. 15 Temmuz’da tarihinde ise bölgeden birçok görüntü yayımladı. Görüntülerde çatışmalarda kullanılan silahların öne çıkarıldığı görülürken, gerçekleştirilen bombalı araç saldırıları da yer alıyor. 16 Temmuz’da yayımladığı birçok görüntüde ise Hayt köyünün mevcut durumu yer alıyor. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 16 Temmuz’da Kuneytra bölgesinde rejimin muhaliflerden ele geçirdiği al Hara’da rejim ordusuna yönelik bombalı araç saldırısı gerçekleştirdiğini ve bu saldırı neticesinde rejim birliklerinden 100 ölü veya yaralı olduğunu iddia etmiştir. DAEŞ’in hakimiyetinde olmayan al Hara’da, örgütün hücre yapılanması vasıtası ile gerçekleştirdiği bir saldırı olması muhtemel gözükmekte. 19 Temmuz’da rejim kaynaklarına göre Ürdün sınırında DAEŞ’in kontrol alanına yönelik Esed rejiminin operasyonlara başladığı ve birkaç köyde ilerleme kaydettiği ifade edilmekte. Ayrıca 19 Temmuz gecesi DAEŞ unsurları Golan sınırında bulunan ve muhaliflerin elinde tuttuğu birçok köyü ele geçirdiği de aktarılanlar arasında. Son 2 haftada rejimin Dera ve Kuneytra vilayetlerine yönelik gerçekleştirdiği operasyonlar neticesinde Ürdün sınırında bulunan DAEŞ unsurları hakimiyet alanlarını muhalif alanlara doğru ilerleyerek genişletti. Deyr ez-Zor: Uluslararası koalisyon öncülüğünde SDG/YPG/PKK’nın Deyr ez Zor’un doğu kırsalında devam ettirdiği operasyonda DAEŞ’e karşı birkaç köyde ilerleme sağladı. Çatışmaların devam ettiği ortam DAEŞ’in Subaykhan bölgesine yönelik taarruz gerçekleştirdiği de aktarılanlar arasında. 18-19 Temmuz tarihlerini takriben YPG unsurları hava desteği ile birlikte DAEŞ’e yönelik ilerlemelerine ivme kazandırdığı görülmekte. DAEŞ, Irak sınırına doğru sıkıştırılmaya doğru devam ediliyor. Bu kapsamda güneydoğuda al Rawdah köyünde YPG’nin kontrol sağladığı belirtilirken, kuzeyde 11 köyde YPG’nin ele geçirdiği ifade edilmekte. Bununla birlikte DAEŞ’e yönelik hava saldırıları da devam ediyor. Bu hava saldırıları neticesinde bölgede sivillerinde hayatını kaybettiği birçok yerel kaynak tarafından aktarılanlar arasında. Rakka: 14 Temmuz’da Rejim kaynaklarının video görüntüsü ile birlikte aktardığına göre, Rakka’da bulunan rejim yanlıları, uluslararası koalisyon yetkililerinin de yer aldığı bir toplantıya yönelik saldırı gerçekleştirdiğini iddia etti. Paylaşılan videoda bir patlamanın gerçekleştiği ve dumanların yükseldiği görülüyor. Menbiç: TSK, ABD ile varılan uzlaşma neticesinde Menbiç kuzeyinde devriye faaliyetlerine devam ediyor. 19 Temmuz itibariyle TSK, 16. devriye görevini tamamlamış oldu. Ayrıca TSK’nın devriye gerçekleştirdiği bölgeden YPG unsurlarının çekildiği de bölgeden aktarılanlar arasında. ABD merkez kuvvetler komutanı Joseph Votel,  yaptığı açıklama da ABD ve TSK’nın Menbiç’te birlikte devriye görevi icra edeceğini açıkladı. Bilindiği üzere TSK ve ABD, Menbiç’te bağımsız ve koordineli devriye faaliyetleri gerçekleştiriyordu.
Haftalık DAEŞ Raporu [13-19 Temmuz]
Haftalık DAEŞ Raporu [13-19 Temmuz] PDF formatında indirmek için: Haftalık DAEŞ raporu 13-19 Temmuz[4764] İdlib bölgesi: DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis görüntülerle birlikte 13 Temmuz’da Han Şeyhun kentinde gerçekleştirdiği IED saldırısı neticesinde 3 muhalif unsurun yaralandığını iddia etti. DAEŞ, Amaq Agency servis ettiği bir habere göre 13 Temmuz’da Halep’in batısında bulunan Dar’et İzze yakınlarında 1 muhalif unsuru öldürdüğünü iddia etmiştir. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 13 Temmuz’da Sermin’de 1 HTŞ mensubunu öldürdüğünü iddia etmiştir. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 13 Temmuz’da Maarat al Numan’da 2 HTŞ mensubunu öldürdüğünü iddia etmiştir. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 13 Temmuz’da Serakib yakınlarında 1 HTŞ mensubunu öldürdüğünü iddia etmiştir HTŞ, 13 Temmuz’da İba haber ajansı üzerinden yayınladığı görüntü ile DAEŞ’in İdlib istihbarat biriminin öne çıkan üyesi olduğunu belirttiği Ebu Bera es-Sahili’yi ele geçirdiğini iddia etti. Paylaşılan görüntü bu iddiayı doğrular nitelikte. Ayrıca 14 Temmuz günü HTŞ’ye bağlı emniyet birimlerinin İdlib’in güneyi Serakib’te gerçekleştirdikleri operasyon neticesinde Ebu Bera es-Sahili’nin yardımcısı Sa’d’ın yakalanmamak için kendisini 4.kattan aşağı atarak intihar ettiği İba haber ajansı üzerinden servis edilen görüntü ile birlikte iddia edildi. Görüntüler iddiayı doğrular nitelikte. Aynı zamanda Ebu Bera es-Sahili’ninde HTŞ tarafından infaz edildiği aktarılanlar arasında. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere ve ardından görüntülere göre 14 Temmuz’da Sarmada’da HTŞ karargahına yönelik IED saldırısı gerçekleştirdiğini iddia etmiş ancak ölü veya yaralı ile ilgili bir bilgi vermemiştir. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 14 Temmuz’da Türkiye sınırına yakın al Dana bölgesinde üst kademe bir muhalifi öldürdüğünü iddia etti. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntülere göre 14 Temmuz’da İdlib’te bir HTŞ mensubunu öldürdüğünü iddia etti. Servis edilen görüntülerde DAEŞ üyesinin HTŞ mensubunu yakın mesafeden araç içerisinde iken hedef aldığı ve isabet ettirdiği net olarak görünüyor. HTŞ, İba haber ajansı üzerinden servis ettiği görüntülerle birlikte 14 Temmuz’da İdlib’in batısında Sahl al Ruj’da bir DAEŞ hücresine baskın gerçekleştirdiğini ve birçok DAEŞ mensubunu canlı olarak ele geçirdiğini iddia etti. Servis edilen görüntülerde hücre evinden çıkan hafif silahlar, telefon, laptop ve birçok doküman yer alıyor. 15 Temmuz’da servis edilen görüntülerde HTŞ, 4 DAEŞ üyesini infaz etti, DAEŞ’te bu eyleme cevap olarak 2 HTŞ mensubunun infaz görüntülerini yayımladı. İnfazlar baş kesilerek gerçekleştirildiği bildirilmekte. HTŞ, İba haber ajansı üzerinden servis ettiği görüntülerle birlikte 15 Temmuz’da Sermin bölgesinde bir DAEŞ hücresine yönelik baskın gerçekleştirdiğini iddia etti. Ardından ele geçirilen 8 DAEŞ mensubunun infaz edildiği görüntüleri yayımladı. Görüntülerde DAEŞ üyelerinin kurşuna dizildiği görülmekte. İba haber ajansının yayımladığı görüntülerle beraber açıklamada infaz edilen DAEŞ üyelerinin DAEŞ’in bölgedeki çeşitli idari kadrolarında yer aldığı ifade edilmekte. Ayrıca infazın gerçekleştirildiği mekanda geçmişte 3 HTŞ üyesi başları kesilerek infaz edilmişti. Bu anlamda gerçekleştirilen infazın sembolik de bir anlamı bulunuyor. Şam: Bazı kaynaklara göre DAEŞ, 13 Temmuz’da Süveyda’nın kuzeydoğusu/Şam eyaletinin sınırına yakın bir bölgede 10. Tugaya bağlı rejim güçlerine karşı saldırı gerçekleştirdiği rapor edilirken, ölü veya yaralılar hakkında herhangi bir bilgi bulunmamakta. Ancak bir takım ‘ganimet’ ele geçirildiği iddia edilmekte. Geçtiğimiz hafta bölgeden görüntüler yayınlayan DAEŞ’in Şam/Süveyda kırsalında etkinlik sahibi olduğu anlaşılıyor. Bununla birlikte DAEŞ’in bölgede yerleştirdiği mayınlara binaen rejimin Süveyda’nın doğusu için yeni yollar oluşturduğu bildiriliyor. 16 Temmuz’da ise bazı kaynaklar tarafından DAEŞ’in Filistin Özgürleştirme Ordusu albayı Hussein Mohamed’i 2 askeri ile birlikte pusuya düşürerek öldürdüğü bildirilmekte. DAEŞ’in bölgede gerçekleştirdiği iddia edilen faaliyetler ile ilgili Amaq Agency üzerinden yayın yapmadığı görülmekte. Bu durumda saldırıların yalnızca bir iddia olarak nitelenebileceği düşünülebilir iken, diğer yandan çöl ve kırsalda yer alan örgüt üyelerinin yeterli teknik olanaklara sahip olmadığı yorumu da yapılabilir. Afrin: Feylaku’ş Şam grubunun Afrin’deki hapishanesinde 17 DAEŞ üyesinin kaçtığı birçok kaynak tarafından belirtilirken, 8’inin yürütülen operasyonlar neticesinde ele geçirildiği bildiriliyor. Aktaran kaynağa göre ÖSO, konuyla ilgili yüksek alarm seviyesine geçti. 14 Temmuz’da medyaya yansıyan olayın ardından henüz bir gelişme bildirilmiş değil. Dera: Geçtiğimiz hafta DAEŞ, Hayt köyünü muhaliflerden ele geçirmişti. 15 Temmuz’da tarihinde ise bölgeden birçok görüntü yayımladı. Görüntülerde çatışmalarda kullanılan silahların öne çıkarıldığı görülürken, gerçekleştirilen bombalı araç saldırıları da yer alıyor. 16 Temmuz’da yayımladığı birçok görüntüde ise Hayt köyünün mevcut durumu yer alıyor. DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere göre 16 Temmuz’da Kuneytra bölgesinde rejimin muhaliflerden ele geçirdiği al Hara’da rejim ordusuna yönelik bombalı araç saldırısı gerçekleştirdiğini ve bu saldırı neticesinde rejim birliklerinden 100 ölü veya yaralı olduğunu iddia etmiştir. DAEŞ’in hakimiyetinde olmayan al Hara’da, örgütün hücre yapılanması vasıtası ile gerçekleştirdiği bir saldırı olması muhtemel gözükmekte. 19 Temmuz’da rejim kaynaklarına göre Ürdün sınırında DAEŞ’in kontrol alanına yönelik Esed rejiminin operasyonlara başladığı ve birkaç köyde ilerleme kaydettiği ifade edilmekte. Deyr ez-Zor: Uluslararası koalisyon öncülüğünde SDG/YPG/PKK’nın Deyr ez Zor’un doğu kırsalında devam ettirdiği operasyonda DAEŞ’e karşı birkaç köyde ilerleme sağladı. Çatışmaların devam ettiği ortam DAEŞ’in Subaykhan bölgesine yönelik taarruz gerçekleştirdiği de aktarılanlar arasında. Bununla birlikte DAEŞ’e yönelik hava saldırıları devam ediyor. Irak: Irak Özel Kuvvetleri’nin 13 Temmuz’da Meteibaja’da 4 DAEŞ üyesini etkisiz hale getirdiği yerel kaynaklar tarafından iddia edildi. Aynı gün Irak Ordusunun 15 ve 16 numaralı Tugayları Ninova’da hava harekatı eşliğinde imha operasyonu başlattılar. DAEŞ’e ait olduğu iddia edilen 12 tünel ve 1 silah deposunun patlatıldığı belirtildi. Irak güvenlik güçlerinin belirttiğine göre 16 Temmuz’da Anbar vilayetinde DAEŞ’e ait 4 tünel Irak Güvenlik Güçleri tarafından imha edildi. 16 Temmuz’da ABD ile Peşmergenin Karaçok dağında (Mahmur yakınlarında) DAEŞ’e karşı operasyonlara devam ettiği ve ABD savaş uçaklarının DAEŞ pozisyonlarını vurduğu belirtildi. DAEŞ, 16 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği Diyala vilayetinden görüntülerde havan atışı ile birlikte askeri teçhizatın restorasyon ve tamiri yer alıyor. DAEŞ, 16 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği Selahaddin vilayetine ilişkin görüntülere göre Samarra kırsalında hala etkiye alanına sahip. Görüntülerde kullanılamaz durumda bir pick-up yer alıyor. DAEŞ, 17 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntü ile birlikte Irak Ordusunun bir komutanını pusuya düşürdüğünü ve öldürdüğünü iddia etti. Yayımladığı görüntüde öldürülen Irak Ordusu komutanının cesedi tespit edilecek bir durumda değil iken, eski bir fotoğrafı da mevcut görüntüye eklenmiş. Rudaw’ın aktardığına göre Irak Güvenlik Güçleri, Doğu Musul, Zuhara ve Qahira çevrelerinde 4 DAEŞ mensubunu yakaladı. Yerel kaynakların aktardığına göre 18 Temmuz’da Kerkük’ün dışında Irak Ordusu ile DAEŞ arasında çatışmalar çıktığı ve RPG de dahil olmak üzere ağır silah seslerinin duyulduğu bildirilmekte. Yerel kaynaklara göre, DAEŞ, Baiji yakınlarında K2 petrol tesisindeki askeri birliklere saldırdı ve 6 intihar bombacısı kendini polis güçlerinin arasında patlattı. Sina (Mısır): DAEŞ, 14 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği görüntüde el Ariş kentinde gerçekleştirdiği saldırı sonrası ele geçirdiği mühimmatları sergiledi. Ele geçirilen mühimmatlara bakıldığında özel kuvvetlere ait olduğu düşünülebilir. DAEŞ, 15 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere Rafah kenti yakınlarında Mısır Ordusuna ait Humvee aracı imha ettiğini iddia etti. DAEŞ, 17 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği video raporunda Mısır Ordusunun Sina-Gazze sınırında gerçekleştirdiği yıkım faaliyetlerini göstermekte. Afganistan: DAEŞ, 15 Temmuz’da Amaq Agency üzerinden servis ettiği açıklamaya göre Kabil’de Taşra İyileştirme ve Kalkınma bakanlığına yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırıyı üstlendi. Yapılan açıklamada 60 kişinin öldüğü ve yaralandığı ifade edilirken Fransız bir bakanlık çalışanının da yaralandığı iddia edilmekte. DAEŞ, ayrıca saldırıyı gerçekleştiren kişiyi künyesi ile birlikte yayımladı: Abu Yazid al-Khorasani. Geçtiğimiz ay aynı yer DAEŞ tarafından saldırıya uğramıştı. 17 Temmuz’da yerel kaynakların aktardığına göre Taliban lideri Shir Mohammad Ghazanfar’ın cenaze törenine DAEŞ üyesi bir intihar bombacısı saldırı gerçekleştirdi. 20 kişinin hayatını kaybettiği ifade edilirken olay Zevcan vilayeti/Sayad/Sarepol mevkiinde gerçekleşti. DAEŞ, Afganistan’ın kuzeyindeki Cevzcan iline bağlı Kuştepe bölgesinde esir aldığını açıkladığı Taliban yöneticisi ve korumasını infaz ettiğini iddia ederek, infaza ilişkin Amaq Agency aracılığı ile görüntüler paylaştı. 18 Temmuz’da yayımlanan habere göre, Afgan emniyet güçleri 2 DAEŞ komutanını göz altına aldı. 18 Temmuz’da Kabil merkezli haber ajansına göre DAEŞ, mayın temizleme çalışanı 12 kişiyi kaçırdı. Pakistan: 13 Temmuz’da Pakistan’da gerçekleştirilen saldırıyı DAEŞ üstlenmiş ve saldırıyı gerçekleştirdiğini iddia ettiği intihar bombacısının Amaq Agency üzerinden görüntüsünü paylaşmıştı. Son açıklanan rakamlara göre saldırı neticesinde hayatını kaybedenlerin sayısı 149’a ulaştı. Yemen: DAEŞ, Amaq Agency üzerinde yayımladığı görüntüler ile Yemen El Kaidesine (AQAP) mensup 12 kişiyi esir aldığını açıkladı. Ayrıca konuya ilişkin bir açıklama yayımladı. Filipinler: 16 Temmuz’da Reuters’in de aralarında bulunduğu birçok ajansa göre DAEŞ’in Güney Asya lideri Human Abdul Najib’in (Abu Dar) eşi Nafisa Pundog, Filipinler/General Santos kentinde Filipin emniyetinin operasyonu neticesinde yakalandı. Bu haberin kaynağını Filipinler Ordu Sözcüsü teşkil etmekte. Bu nedenle doğruluk oranı oldukça yüksek. Somali: DAEŞ, Amaq Agency üzerinden servis ettiği habere Mogadişu’da bir istihbarat görevlisine suikast düzenlediğini iddia etti. Örgüt geçtiğimiz hafta da bu tür suikast gerçekleştirdiğini iddia etmiş ve bu yönde görüntü paylaşmıştı.
Saha Raporu [11-17 Haziran 2018]
Saha Raporu [11-17 Haziran 2018]  11 Haziran 2018 ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyonun Hasake Şeddadi güneyinde düzenlediği sortide 18 Iraklı mülteci hayatını kaybettiği iddia edildi. Şam’ın güneyinde bulunan Kutayfe askeri kışlada sebebi bilinmeyen patlamalar olduğu bildirildi. Esad rejimi ve yanlısı milisler, birkaç gün önce Ebu Kemal’da ilerleme kaydeden Daeş militanlarını şehirden yeniden çıkarttı. Esad rejimi ve İran milisleri, Deraa kuzeyine askeri sevkiyat yapmaya devam ettiği bildirildi. 12 Haziran 2018 Suudi Arabistan Aşiret Güçleri kurmak üzere Suriye kuzeyinde bulunan Arap aşiretlerle irtibata geçtiği söylendi BM, 2016 senesinin ilk 4 aylarında Suriye içinde 900 binden fazla kişi evinden edildiğini rapor etti. Onlarca İtalyan askeri SDG-YPG kontrolünde Deyr Ez Zor’a yerleştiği iddia edildi. İran ‘Azad İslami’ üniversitesi, Suriye’de bir şube açacağını duyurdu.  13 Haziran 2018 Tel Rıfat’ın geleceğini konuşmak üzere, Tel Rıfat ahalisinden bir heyet Türk yetkililerle Azez’de bir araya geldiği iddia edildi. HTŞ ile Kufrya ve Fua’da bulunan milisler arasında çatışmalar yaşandı. SDG-YPG Rakka şehrinde bugünden itibaren bayramın bitmesine kadar gece 12 ile sabah 6 arası sokağa çıkma yasağı uyguladı. İdlib’te meydana gelen bombalı araç saldırısı neticesinde 6 sivil hayatını kaybetti, Daeş saldırıyı üstlendi.  14 Haziran 2018 SDG-YPG güçleri, Hasake Şaddadi güneyinde bulunan Hmeydat ve Abdi köyleri tamamen yok ettiği rapor edildi. Hama kuzeyinde bulunan Latemne beldesi ve yakındaki köyler Esad rejiminin bombardımanına maruz kaldı. Cerablus’ta meydana gelen bombalı araç saldırısı neticesinde maddi hasarlar oldu. Deraa batısında bulunan Heyt beldesinde Daeş’e bağlı Halit Bin Velit grubu ile ÖSO arasında yaşanan çatışmada 3 Halit Bin Velit militanı öldürüldü. 15 Haziran 2018 Menbiç’te bombalı araç saldırısı meydana geldi, kayıplar hakkında bilgi aktarılmadı. Ebu Kemal yakınlarında Daeş ile Esad rejimi arasında çatışmalar devam etti. Hasake’de YPG militanların kullandığı bir araba hedef alınması sonucunda yaralılar olduğu bildirildi. İdlib Dana beldesinde patlama meydana geldi, birçok sivil yaralandığı aktarıldı. 16 Haziran 2018 Halep batısında bulunan Liremon bölgesi, Esad rejiminin bombardımanına maruz kaldı. Deyr Ez Zor’da Daeş militanlarının düzenlediği saldırıda İran Şii milislerinden 3 militan kaçırdığı iddia edildi. İdlib Han Şehon beldesinde düzenlenen suikastta iki kişi öldürüldüğü bildirildi. Deraa kuzeyinde muhalefet elinde bulunan köyler Esad rejimi tarafından hedef alındı. 17 Haziran 2018 Suriye Kurtuluş Cephesi, Esad rejimiyle işbirliği yapmakla suçladığı kişiyi İdlib’te idam etti. Ebu Kemal yakınlarında düzenlenen sortide onlarca Irak Şii militanı öldürüldüğü iddia edildi. Esad rejimi, sorti’nin arkasında Uluslararası Koalisyon olduğunu öne sürdü. İdlib’te HTŞ militanlarını hedef alan bombalı saldırıda 3 militan öldürüldü. Rakka’da meydana gelen patlama SDG-YPG’den 3 militan öldürüldü. Geçtiğimiz haftada genel olarak Suriye genelinde bayramdan dolayı bir durgunluk yaşandığı söylenebilir. Esad rejimi ve yanlısı milisler ile Daeş militanları arasında Deyr Ez Zor’de ve bilhassa Ebu Kemal civarında yaşanan çatışmalar devam etti. Bölgede onlarca İtalyan askeri yerleşmesi, önemli bir gelişme oldu.  Öte yandan, Esad rejimi ve İran milisleri, Deraa kuzeyine askeri sevkiyat yapmaya devam ettiği ve zaman zaman muhalefetin kontrolünde bulunan bölgeleri hedef aldığı bildirildi. SDG-YPG kontrolünde bulunan bölgelerde suikast ve bombalı saldırılar oldu, Hasake güneyinde ve Deyr Ez Zor’de birçok noktada YPG asayişi ile ahaliler arasında gerginlik gözlendi.
Saha Raporu [4-10 Haziran 2018]
Saha Raporu [4-10 Haziran 2018]  4 Haziran 2018 Washington’da düzenlenen Çavuşoğlu-Pompeo görüşmesinin ardından iki ülkenin Menbiç’le ilgili yol haritasını onayladığı duyuruldu. SDG-YPG güçleri, Rakka Askeri Konseyi komutanı Ebu Ammar’ı tutukladığı bildirildi. İdlib Salkin beldesinde HTŞ militanları ile Irak’tan gelen ve beldeye yerleşen bir grupla çatışma çıktı. Lazkiye kuzeyinde bulunan Türkmen dağındaki muhalefet mevkilerini Esad rejimi bombardımanına maruz kaldı. 5 Haziran 2018 Hizbullah milisleri, Humus batısında bulunan Kusayr ilçesinden çekildiği iddia edildi. Cerablus’ta muhalif gruplar arasında yaşanan çatışmaların devam ettiği bildirildi. Humus doğusunda Daeş militanlarının son iki günde düzenlediği saldırılarda, Esad rejimi yanlısı milislerden 45 kişi öldürüldüğü öne sürüldü. YPG militanları, Menbiç’ten çekilmeye başladıkları aktarıldı. 6 Haziran 2018 Hasake eyaletinin güneyinde SDG-YPG ile Daeş arasında çatışmalar devam etti. SDG-YPG güçleri, Uluslararası Koalisyonun sağladığı destekle ilerleme kaydetti. Deraa’da ÖSO kaynakları, İran Devrimci Muhafızlar milislerinin bir lideri muhalefetle yaşanan çatışmalarda öldürüldüğü iddia etti. 7 sene ardından Humus-Hama otoyolu yeniden harekete açıldığı bildirildi. Hammude Sabbağ, Suriye Halk Meclisi (Parlamento) başkanlığına yeniden seçildi. 7 Haziran 2018 İdlib yakınlarında bulunan Zardana köyünde düzenlenen sortilerde aralarında 20 çocuk 50 kişi hayatını kaybetti, 80 kişi yaralandı. HTŞ, Harici olarak adlandırdığı bir grubu Salkin’da tutukladığını duyurdu. Süveyda eyaleti kuzeyinde Esad rejimi ile Daeş militanları arasında çatışmalar yaşandı. Astana sürecinin çatışmazlık bölgesinin kapsamında TSK’ye ait bir konvoy Hama kuzeyinde bulunan Morek beldesine ulaştığı aktarıldı. 8 Haziran 2018 Spiegel dergisinin güvenlik çevrelerine dayandırdığı haberine göre Alman Başsavcı Frank, Suriye Hava Kuvvetleri İstihbarat Dairesi Direktörü Jamil Hassan hakkında uluslararası tutuklama emri çıkarttı. Ebu Kemal’da Daeş militanlarının geçtiği saldırıda Esad rejimi elinden bulunan Ebu Kemal’ın bir mahallesini kontrol etti. Deyr Ez Zor’da Daeş ile yaşanan çatışmalarda, Esad rejiminin üst düzeyde bir askeri komutanı öldürüldüğü bildirildi. İdlib Zardana katliamı ardından muhalif güçleri kuşatılmış Kafeya ve Fua beldelerine saldırdığı aktarıldı. 9 Haziran 2018 Ebu Kemal’da Daeş militanları ile Esad rejimi arasında çatışmalar devam etti. YPG militanları, Tel Rıfat’ta evleri ve tarlaları ateş verdiği bildirildi. Deyr Ez Zor’da bir Rus subayının öldürüldüğü iddia edildi. Hasake’de YPG hapishanelerinde 2 kişi işkence altında öldürüldüğü aktarıldı. 10 Haziran 2018 Ürdün hükümeti, güney Suriye’de uygulanan çatışmazlık bölgesini devam etmesi gerektiğini söyledi. SDG-YPG’ye bağlı Suriye Demokratik Konseyi SDK, Esad rejimi ile müzakere yapmaya hazır olduğunu belirtti. Esad rejimi güçleri, İdlib Teftenaz beldesinde bulunan çocuk hastanesini havadan hedef aldı, çoğu çocuk 11 kişi hayatını kaybetti. Gab Ovasında Esad rejimi güçlerinin Kornet füzesi ile düzenlediği saldırıda 8 ÖSO savaşçısı hayatını kaybettiği bildirildi. 4 ile 10 Haziran tarihleri arasında Suriye’deki askeri çatışmalar Deyr Ez Zor’da ve Ebu Kemal’da yoğunlaştığı görülüyor. Esad rejimi ve yanlısı milisler ile Daeş militanları arasında yaşanan çatışmalarda Esad rejimi saflarında kayıplara yaşanmasına sebep oldu. Öte yandan siyasi arenada önemli gelişmeler ve açıklamalar oldu. Haftanın başında Washington’da düzenlenen Çavuşoğlu-Pompeo görüşmesinin ardından iki ülkenin Menbiç’le ilgili yol haritasını onayladığı duyuruldu. Bu önemli gelişmenin ardından SDG-YPG’ye bağlı Suriye Demokratik Konseyi SDK, Esad rejimi ile müzakere koşulsuz şekilde yapmaya hazır olduğunu belirtti. Güney cephede ise, uzun zamandır devam eden Esad rejiminin askeri hazırlıkları ve tahditlerine karşın Ürdün kralından bir yanıt geldi. Ürdün kralı yaptığı açıklamada güney Suriye’de uygulanan çatışmazlık bölgesini devam etmesi gerektiğini söyledi. Başka önemli gelişmede Hizbullah milisleri, Humus batısında bulunan Kusayr ilçesinden çekildiği iddia edildi. Esad rejimi güçleri muhalif güçlerine karşı Gab Ovasında Kornet füzesi kullandığı iddia edildi, geçtiğimiz haftalarda Esad güçleri Türkmen dağında aynı silahı kullandığı da öne sürülmüştü.
Saha Raporu [28 Mayıs – 3 Haziran 2018]
Saha Raporu [28 Mayıs – 3 Haziran 2018]  28 Mayıs 2018 İdlib’te Esad rejimi güçleri muhalefeti teslime davet eden broşürler havadan attığı bildirildi. İdlib ve çevresinde faaliyet gösteren ve aralarında Faylak’üş Şam ve İdlib Özgür Ordusu bulunan 11 muhalif grubun birleştiklerini duyurması ile birlikte ‘Ulusal Özgürleştirme Cephesi’ kuruldu. Esad rejimi güçleri Lazkiye kuzeyinde kullandığı kornet füzesi ile Faylak’üş Şam 5 savaşçısı öldürdüğü aktarıldı. El Bab güneyinde bulunan Tadef beldesinde Esad rejimi güçleri ile ÖSO arasında çatışmalar yaşandı. 29 Mayıs 2018 Suriye Kürt Ulusal Konseyi’nden bir heyet, Moskova’da Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mikhail Bogdanov ile bir araya geldi. Rakka’da SDG-YPG uygulamalarına karşı protestolar düzenlendi. Esad rejimi güçleri Ebu Kemal ve etrafından zorunlu askerliğe sevk etmek üzere birçok genci tutukladığı iddia edildi. Hama kuzeyinde bulunan Latamne beldesi, Esad rejiminin bombardımanına maruz kaldı. 30 Mayıs 2018 Anadolu Ajansı’nın yaptığı haberine göre, Türkiye ve ABD 4 Haziran’dan sonra uygulamaya geçirilmesi beklenen 3 aşamalı bir Menbiç planı hazırladı. Ebu Umara grubu Halep’te düzenlediği bir operasyonda Esad rejimi saflarında savaşan Albay Sumer Zidan öldürdüğünü iddia etti. Ebu Kemal yakınlarında bulunan Hamdan köyünde Hizbullah militanları görüldüğü iddia edildi. Deraa’da Esad rejimi güçleri ile ÖSO arasında çatışmalar yaşandı. 31 Mayıs 2018 ABD Dışişleri Bakanlığı, HTŞ’yi terör listesine aldığını duyurdu. Lazkiye kuzeyinde Türkmen dağında muhalefetin düzenlediği saldırıda 17 Esad rejimi askeri öldürdüğünü öne sürdü. Ebu Kemal kuzeyinde bulunan Bağoz köyünde Uluslararası Koalisyonun düzenlediği sortide 11 sivil hayatını kaybettiği bildirildi. Cerabuls’ta meydana gelen motosiklet saldırıda 4 sivil hayatını kaybettiği aktarıldı. 1 Haziran 2018 Suriye İnsan Hakları Ağı’nın yayımladığı rapora göre, Suriye genelinde Mayıs ayında 354 sivil hayatını kaybetti. HTŞ, Daeş üyesi olmasıyla suçladığı iki kişiyi İdlib kuzeyinde bulunan Dana beldesinde idam etti. SDG-YPG çatısı altında, Liva Suvvar İdlib adlı yeni grup kurulduğu duyuruldu. HTŞ militanları, İdlib doğusunda Ebu Duhur yakınlarında Esad rejiminin güçlerine saldırdı 2 Haziran 2018 Muhalif Ceyş’ül Ahrar grubu Lazkiye kuzeyinde düzenlediği saldırıda Esad rejimi saflarında kayıplar verdirdiğini duyurdu. Yerel kaynaklar, Esad rejimi güçleri Halep kuzeyinde bulunan Tel Rıfat’tan çekildiğini öne sürdü. Esad rejimi güçleri Hama kuzeyinde muhalefetin elinde bulunan beldeleri bombaladığı bildirildi. İdlib doğusundan geçen Ocak ayında tehcir edilenler, Esad rejimi izniyle evlerine tekrar dönmeye başladıkları iddia edildi. 3 Haziran 2018 SDG-YPG çatısı altında bulunan Deyr Ez Zor Askeri Konseyi’nin liderleri SDG’den ayırıldıkları iddia edildi. Halep’in Kuzeyinde Tel Rıfat’ta bulunan İran askeri danışmanları Nubbul ve Zehra beldelerine çekildiği öne sürüldü. Daeş militanları, Deyr Ez Zor doğusunda düzenlediği saldırıda 5 Esad rejimi askeri öldürüldüğü bildirildi. SDG-YPG güçlerinin Rakka’da sokağa çıkma yasağı uyguladığı aktarıldı. Geçtiğimiz haftada Türkiye ile ABD Menbic konusunda bir anlaşmaya vararak önemli bir adım imza attı. 4 Haziran’dan sonra uygulamaya geçirilmesi beklenen anlaşma, 3 aşamalı bir olacağı söyleniyor. Öte yandan, Astana süreci kapsamında İdlib’te kurulan TSK gözlem noktaları, İdlib bölgesindeki çatışmalar ve özellikle Esad rejimi ve Rus Hava Güçleri’nin bombardımanı azalmasına neden oldu. Suriye genelinde çatışmalar azalsa da siviller arasında kayıplar devam ettiği görülüyor. Suriye İnsan Hakları Ağı’nın yayımladığı rapora göre, Suriye genelinde Mayıs ayında 354 sivil hayatını kaybetti. Yayımlanan başka bir raporda ise, aynı ayda içkence altında 17 sivil öldürüldüğü ifade edildi. Lazkiye kuzeyinde bulunan ve uzun zamandır sakin olan Türkmen dağında ise geçen haftada çatışma yaşandı, çatışmalarda Esad rejimi güçlerinin Kornet füzelerini kullanması dikkat çekti. Suriye doğusunda, Daeş militanları zaman zaman Esad rejimine yönelik saldırı düzenleyerek kayıplar verdirdiği görülüyor. Uluslararası Koalisyonun bölgeye yönelik düzenlediği sortilerde ciddi bir sivil kaybı yaşandığı kaydedildi.